İşletmenizi En İyi Ön Muhasebe Programıyla Kolaylaştırın İşletmenizi En İyi Ön Muhasebe Programıyla Kolaylaştırın

CHP Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonu üyesi Ömer Fethi Gürer, üreticiler tarafından rağbet gösterilen verimli buğday tohum çeşitlerinin yetiştirilmemesi nedeniyle TİGEM’in tohumluk buğday piyasasındaki pazar payının yıllar itibariyle azaldığına dikkat çekerek, “Üreticinin tercihi olan verimli buğday tohumunun yetiştirilememesi nedeniyle verimlilikte yaratabileceği sorun ithal buğdaya da daha çok kapı aralar” şeklinde uyarıda bulundu.

TİGEM’İN PİYASA PAYI AZALIYOR
Ö.Fethi Gürer, “Tarım ve Orman Bakanlığına bağlı Kamuya ait TİGEM son yıllarda yurt dışında tarımsal işbirlikleri ile adı gündeme gelir oldu. Sudan ile iptal edilen tarım işbirliğinde şirket ortağı TİGEM’di. Halen hangi aşamada olduğu belli olmayan Nijer içinde TİGEM yetkili kılındı. Venezuela’da tarım arayışlarından da ses çıkmaz oldu. TİGEM’in ülkemizdeki çiftliklerinden 18 çiftliği ki verimli arazileri kiraya verdi. Kalan çiftçiliklerde üretim devam ediyor. TİGEM faaliyet konuları arasında bitkisel üretim, yetiştirme ve ıslah konularında araştırmalar yapmak, gerektiğinde diğer araştırma ve ıslah kuruluşları ile işbirliğinde bulunmak ve ürettiği tohumluğu üreticiye ulaştırmak bulunuyor . Bu sayede ürettiği tohumu üreticiye makul fiyatla satması, piyasada yaşanabilecek fiyat dengesizlikleri sonucunda piyasayı regüle etmesi görevleri arasında. Ülkemizde satılan sertifikalı buğday tohumunun dörtte biri TİGEM tarafından karşılanıyor. TİGEM için verilere bakınca son yıllarda tohumda bir işler mi dönüyor sorusu sorduracak gelişmeler yaşanıyor. Tohumda pazar payı TİGEM adına daralıyor. Serbest piyasa ekonomisi diye geçiştirilemeyecek kadar önemli bir durum. Pazar payını kaybetmesi hem piyasayı dengeleme açısından hem de tohumda dışa  bağlılığın artması gibi sorunları beraberinde getirecektir.” dedi.

ÜRETİCİNİN TALEBİNE ODAKLANILMALI
TİGEM tarafından her bölgeye uygun, verimli buğday tohumunun üretilmesi ve geliştirilmesi gerekliliğine vurgu yapan  Ö.Fethi Gürer, “İç ve Orta Anadolu ile Trakya bölgeleri, Türkiye'nin tahıl deposu olarak kabul edilmektedir. Bu bölgelerde üretilen buğday, ülkenin gıda ihtiyacının büyük bir kısmını karşılamaktadır. Geçen yıl 22 milyon ton buğday üretimi gerçekleşme tahmini TÜİK açıklamıştır.  Ülkemizde 1980’lerden sonra tohumculukta özel sektörde alan açılmasına karşın ithal tohumun payı önemli olmaya devam etmektedir. 2022 yılı itibariyle yetkilendirilmiş 788 adet tohumculuk kuruluşu bulunmaktadır. Özel sektör firmaları sermaye yapısı, istihdam durumu, üretim ve işleme kapasitesi, çeşit geliştirme ve temini, ürün yelpazesi ve endüstriyel entegrasyon derecesi bakımından önemli farklılıklar bulunmaktadır. Bu bağlamda TİGEM halen tohumda önemli bir kamu kuruluşudur. Tarım ve Orman Bakanlığı verilerine göre Türkiye’nin 2002 yılında tohum ithalatı 55,3 milyon USD iken 2022 yılında 170 milyon USD’ye ulaşmıştır. 2022 yılı tohum ithalatının %51’ini sebze bitkileri tohumu oluştururken, bunu %14 ile hibrit mısır, % 7 ile çim ve çayır otu, patates ve şeker pancarı kalan % 14’ünü ise diğer çeşitler oluşturmaktadır. Ülkemizde 2022 yılında 444 bin ton buğday ve 169 bin ton arpa sertifikalı tohum dağıtımı yapılmıştır. TİGEM verilerine göre ise 2022 yılında 104 bin ton buğday ve 18 bin ton arpa sertifikalı tohum dağıtımını gerçekleştirmiştir. Ülkemizde 2022 yılında yapılan tohum dağıtımıyla oranlandığında TİGEM ülkemiz tohum dağıtımında buğdayda % 24 ve arpada %11 paya sahip olmuştur. TİGEM’in 2018-2022 yılları arasını kapsayan son beş yıllık ortalama sertifikalı hububat tohumu dağıtımındaki payı  ise 2022 yılında %22’ye düşmüştür. 12 çiftlikte üretim çalışması da devam etmektedir. TİGEM’in bu bağlamda pazar payı giderek düşmektedir.
TİGEM tarafından bu bölgelerde talep gören ve üreticilere hitap eden bir buğday tohumu çeşidi yetiştirilmemesinin ve rekabetçi bir anlayışın olmaması TİGEM geriye düşürmektedir. Bu nedenle de TİGEM’in Güneydoğu Anadolu bölgesinde talep gören Ceyhan 99 çeşidi dışında, tohumluk buğday piyasasındaki pazar payı son yıllarda azalmaktadır. Bu sürecin devam etmesi durumunda karşılaşılacak olasılıklar göz önünde bulundurularak, üreticinin talebine odaklanılıp, bu bölgeler için verimi yüksek bir buğday tohumu üretilmesi gerekmektedir.” şeklinde konuştu.

TOHUM SATIŞI 123 BİN TONDAN 79 BİN TONA GERİLEDİ
Sayıştay raporunda TİGEM’in verilerine göre rakamlarda farklılıklarda görülüyor. Sayıştay TİGEM için 2019 yılında 123 bin 776 ton buğday tohumu satarken 2022 yılında bu miktarın 79 bin 562 tona düştüğünü ,2019 yılında 102 bin 626 ton ekmeklik buğday tohumu satışının 2022 yılında 56 bin 987 tona gerilediği belirtmesi bu bağlamda sorunun artığını gösterdiğini belirten Gürer, “Görüldüğü üzere, TİGEM’in buğday tohumu satışı 44 bin 214 ton, ekmeklik buğday tohumu satışı ise 45 bin 639 ton düştüğü belirtilmektedir. Bu durum, TİGEM’in 3 yıllık süreçte pazar payını ciddi şekilde kaybettiğini göstermektedir. Ayrıca, ülke genelinde tohumluk buğday üretimi de düşmektedir. 2020 yılında 500 bin 574 ton buğday tohumu üretilirken, 2022 yılında bu rakam 46 bin 123 ton düşerek 454 bin 451 tona gerilemiştir. Üretimin artığı yerde tohum üretiminin gerilemesi ithal pazarını artırmaktadır.” şeklinde konuştu.

RAĞBET GÖRMÜYOR
CHP Milletvekili Ö.Fethi Gürer, “Piyasada dengesizlik yaşandığı, regülasyon ve destek ihtiyacı olduğu dönemlerde TİGEM’in uygun fiyatla satışa sunduğu tohumluklara dahi talebin giderek azaldığı görülmektedir. Kurumun üstlendiği misyon dikkate alınarak ve buğday tohumunda ithalata mecbur kalmamak açısından coğrafi bölgelerimize uygun, yüksek verimli buğday tohumların üretilebilmesi için ıslahçı ve araştırmacı kuruluşlar ile işbirliği içerisinde bulunmalıdır. Pazarı özel sektör ve ithalata terk etmek yerine rekabetçi bir anlayışla kalite ve verimi artıracak arayışlar geliştirilmelidir ” dedi