Uzun yıllardan sonra, gelecek adına kırılan heveslerin yerini yeni umutların aldığı, her şey bitmeye yüz tuttu denilirken yeni mücadelelerin filizlendiği bir dönem yaşadık. Oysaki inançlarımız, birkaç kişi yada tek kalsak ta nitelik yoksunu yığınlar içinde, hep korkusuzca savunulmuştu. Yılgınlık bünyemize uymayan, her koşulda mücadele ise üzerimize oturmuş tenimizle bir olmuş temiz bir giysiydi. Hayatın eşit paylaşımlarla sunulması için gece gündüz demeden üreterek yaşamı şekillendirenlere; dur durak bilmeden, bıkmadan usanmadan, nefes nefese kalıncaya dek ezgilerle halay çekerek mücadeledir bizimkisi.

Ülkemiz; daha öncekilerden farklı olarak, uzunca yıllar sonunda girdiği seçim serüveninden daha umutlu çıkmıştır. Tek adam ve tek parti hegemonyasına dur demiştir. Halkımız iktidara yapılanlardan mutlu değilim; politikalarınız, sömürdüğünüz duygularımız, istismar ettiğiniz dinimiz kitabımız, hoyratça siyasi amaçla kullandığınız devlet imkanlarımız, peşkeş çektiğiniz ve yok ettiğiniz derelerimiz, toprağımız, ormanlarımız, Müslümanlıktan dem vurup millete küfür, hakaret etmeniz, yerde tekmelemeniz… yetti artık demiştir. Seçimiyle yalana talana, milleti birbirine düşürmeye çalışmaya engel olmuştur. Seçim çalışmaları esnasında, iki koldan muhalefete ağza alınmayacak şekilde söylemlerde bulunanlara halk güzel bir ders vermiştir.

Ötekilerden farklı olacağı belliydi aslında. Yüreğimdeki umut ilk defa bu kadar değişecek diye dillendiriyordu atışlarını. Seçimimi yaptım. Yaptığım seçimle sonuçları karşılaştırınca, iyi ki gönlümün istediğine vermişim dedim. Yoksa…

Sonuçların geçen dönemde muhalefet olan partiler tarafından çok iyi değerlendirilmesi gerekmektedir. Halk iktidara dur, yeter derken; zaman zaman iktidarı eleştirerek oy toplayan partilere de taşın altına elinizi koyun demiştir. Bir araya gelmeleri ve kutuplaştırılan, ayrıştırılan halklar için mücadele etmeleri için ruhsat verilmiştir. Kaçak göçek şekilde bir taktik izlemek, iktidar partisinin kuyruğuna takılmak, onlar olmadan bir çözüm olmaz demek, halktan toplanan oyların samimiyetsizce pazarlıklara kurban edilmeye çalışılmasıdır. Mhp 2002 yılında taktiksel bir hata yapmış ve ülkeyi erken seçime girmeye zorlayarak kendisi baraj altında kalmış, Akp’nin de iktidar olmasına vesile olmuştur. Aslında ekonomik anlamda kemer sıkma politikasının meyvelerini alacakları noktada ülke seçime sokulmuş ve Akp’nin iktidar olması sağlanmış ve meyveleri toplamasına yol açılmıştır. Yani yapılan erken seçim dayatması tamda Akp’nin istediği şekilde bir sürecin oluşmasına ve ilerlemesine neden olmuştur. Kemer sıkma politikaları sonucu halkın yaşadığı zorluklar nedeniyle hükümettekilerin tamda ekonomik refaha erişme noktasında erken seçim talep etmeleri mantıklı bir davranış değildir. Kaldı ki erken seçim sonucu koalisyon hükümetinde yer alan 3 partinin de baraj altında kalması bunu kanıtlamıştır.

Ana muhalefet partisi seçim çalışmaları esnasında ekonomik çözümlerini sunarak, birçok kesimden takdir almıştır. Bunu günlük yaşam içinde görmek mümkündür. Emeklisinden, taşeron işçisine ve çiftçisinden asgari ücretle çalışan emekçisine kadar geniş bir kesimden ciddi bir oy gelmiştir. Oylarının bir kısmı ise emanet! olarak baraj sorununu aşabilsin diye Hdp’ye gitmiştir. Açıkçası Chp’nin %5 daha fazla oy alması, milletvekili sayısında 3-5 artış sağlardı fakat eskiyi tekrardan yaşamamıza neden olurdu.  Bu nedenle dönüm noktası olarak nitelendirebileceğimiz bu davranışın doğru olduğu kanısındayım. Geri dönülmez bir yola girmek engellenmiştir.

İktidarda yer almak, egoları tatmin etmek, gücü ele geçirmek bazıları için önemlidir belki. Lakin şunu da unutmamak gerekir; bu ülkede haksız yere yılları heba edilen, içeride yatan aydınlar, gazeteciler var. Bu ülkede sokak ortasında öldürülen Berkinler, Ali İsmailler, Ceylanlar, Uğur Kaymazlar… ve daha niceleri var. Bu ülkede yalan söyleyerek halkı birbirine düşürme durumu var. Bu ülkede kadın cinayetlerini normalleştirenler var. Artık bu ülkede halkın güvenmediği bir sürü kurum var.  Bunları düşünerek hareket edin. Yoksa insanların emanet gördükleri yer sabitleşir.