Ticaret Bakanı Dr. Mehmet Muş; Vali Dr. Süleyman Elban, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe ve diğer ilgililerin katılımıyla düzenlenen toplantıda, kasım ayı dış ticaret rakamlarını açıkladı.

Adana Ticaret Odasında düzenlenen toplantıda konuşan Bakan Muş, kadim bir tarihe sahip Adana'nın, eski zamanlardan bu yana köklü bir ticaret merkezi olduğunu belirterek insanların ilgisine mazhar olan kentin, kültürü ve zengin mutfağıyla her zaman ön planda bulunduğunu söyledi.

Bakan Muş Adana'da Ekonomik Verileri Paylaştı

Adana'nın bereketli ve verimli topraklarıyla tarımda elde ettiği başarının yanı sıra sanayide de ön plana çıktığını dile getiren Bakan Muş, şehrin her geçen gün potansiyelini daha üst seviyelere taşıdığını, köklü bir ticaret kültürüne sahip olduğunu ve en çok ihracat yapan ilk 20 il arasında yer aldığını dile getirdi.

Konuşmasının devamında son açıklanan verilerin  Avro Bölgesi'nin bugüne kadar kaydedilen en yüksek, Japonya'nın ise son 40 yılın en yüksek enflasyon oranlarına ulaştığını gösterdiğini anımsatan Bakan Muş, "Enerji fiyatlarının yüksek seyri gibi etkenlerle, ülkelerin yürürlüğe koyduğu mali sıkılaştırma politikalarına rağmen henüz enflasyon üzerinde ciddi bir düşüş trendi başlamamıştır. Avrupa Merkez Bankası, Avro Bölgesi için beklentilerin üzerinde bir enflasyona işaret ederken, küresel resesyonun enflasyonu düşürme hızının oldukça yavaş olması beklenmektedir. OECD tarafından geçtiğimiz hafta yayınlanan Küresel Ekonomik Görünüm Raporunda, 2021 yılında yüzde 5,9 olan küresel büyüme hızının 2022 yılında neredeyse yarıya düşeceği tahmin edilirken, 2023 yılında da yüzde 2,2'ye gerileyeceği öngörülmüştür. OECD yaptığı tahminlerde, en büyük ticaret ortağımız olan Avro Bölgesi'nin bu yıl yüzde 3,3 ve önümüzdeki yıl ise yalnızca yüzde 0,5 büyüyeceğini öngörmüştür. Nitekim, Avrupa Komisyonu 'Kış Ekonomik Tahminler Raporu'nda AB'nin son çeyrekte küçülmeye başlayacağı ve büyüme oranının önümüzdeki iki yıl boyunca da tekrar yüzde 2'nin üstüne çıkmayacağı öngörülmektedir. Satın Alma Yöneticileri Endeksi (PMI) verileri de özellikle Avrupa'daki yavaşlamayı yansıtmaktadır. Avro Bölgesi imalat sanayi endeksi 6 aydır, yeni siparişler endeksi ise 5 aydır 50 eşik değerin altında yer almaktadır." dedi.

Küresel ticarette de genel ekonomik gidişata paralel bir trend beklendiğini belirten Bakan Muş, "OECD hesaplamalarına göre 2021 yılında yüzde 10 olan reel ticaret artışının, 2022 yılında yüzde 5,4'e ve 2023 yılında da yüzde 2,9'a düşmesi beklenmektedir. Nitekim, Dünya Ticaret Örgütünün kısa dönem ticaret gelişmelerini yansıtan barometresi, kasım ayında 100'ün altına düşerek uluslararası ticarette yavaşlamayı ortaya koymaktadır." ifadesini kullandı.

Küresel ekonomide büyüyen bir borç sorunu bulunduğunu belirten Bakan Muş, birçok finans kuruluşunun gelecek yılın daha zayıf küresel büyüme ve daha yüksek borçlanma maliyetlerine tanıklık edeceğini ifade ettiğini dile getirerek "Yani mali sıkılaşma tek başına küresel enflasyonu kısa vadede düşüremezken, büyümeyi aşağı çekmekte ve küresel borç sorununu da tetiklemektedir." dedi.

Küresel ekonomide bu gelişmeler yaşanırken, Türkiye'nin gerek dış ticaret gerekse ekonomik büyümesinde yakaladığı başarılı performansla dikkati çektiğinin altını çizen Bakan Muş, "2021 yılında son 50 yılın en yüksek büyüme hızına ulaşan ülkemiz, birçok ülkenin hızla resesyona sürüklendiği bir dönemde büyüme trendini sürdürmeyi başarmıştır. İkinci çeyrek büyümemiz yüzde 7,7 olarak yukarı yönlü revize edilmiş olup, 2022 yılının üçüncü çeyreğinde ise ekonomimiz yüzde 3,9 oranında büyüyerek son 9 çeyrekte kesintisiz bir büyüme kaydetmiştir. 2022 yılının ilk üç çeyreklik kısmında mal ve hizmet ihracatımızda yaşanan yüzde 14,5 oranındaki artışla ihracatın büyümeye katkısı 3,4 puan seviyesinde gerçekleşmiştir. Gerçekleşen yüksek oranlı büyümenin yarısından fazlası mal ve hizmet ihracatından kaynaklanmış olup ihracat büyümenin itici gücü olmaya devam etmiştir." dedi.

İhracatçıları ekonomiye sundukları yüksek katkı için tebrik eden Bakan Muş, "İlaveten, Orta Vadeli Programımızda zikredildiği şekilde 2022 yılında yüzde 5 oranında bir büyümeye ulaşılması öngörülmektedir. Bu gerçekleşmeler, Rusya-Ukrayna savaşı, enerji krizi, parasal sıkılaştırma kaynaklı resesyon beklentileri ve dış talepteki daralmaya rağmen ekonomimizin ortaya koyduğu dinamizmi göstermektedir. Nitekim, küresel ekonominin yüzde 3,1 ve Çin ekonomisinin sadece yüzde 3,3 büyümesinin beklendiği bir ortamda, Türkiye ekonomisinin gerçekleştirmiş olacağı bu büyüme performansı çok değerli olacaktır. Hız kesmeden yoluna devam eden üretimin güçlü etkilerinin, son açıklanan istihdam verilerine de yansıdığını memnuniyetle ifade etmek isterim." dedi.

Bakan Muş, 2020 yılı birinci çeyreğine kıyasla 2022 yılı üçüncü çeyreğinde Türkiye ekonomisinin 3 milyon 552 bin ilave istihdam oluşturduğunu ve sanayi sektörünün buna katkısının 1 milyon 66 bin kişi seviyesinde olduğunu kaydetti.

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe ise konuşmasına, tarım ve sanayideki üretim gücü ile ülke ihracatına önemli katkılar sunan Adana'da bulunmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirerek başladı.

Bakan Muş'un da açıkladığı gibi kasım ayında yüzde 1,9 artışla 21,9 milyar dolara ulaşarak, bugüne kadarki en yüksek kasım ayı ihracat performansını gerçekleştirdiklerine işaret eden Başkan Gültepe, ocak-kasım döneminde bu rakamın 231,2 milyar dolara, son 12 ayda ise 253,5 milyar dolara ulaştığını bildirdi.

2022 için öngördükleri 250 milyar dolar ihracat hedefi için artık son düzlüğe girildiğini ifade eden Başkan Gültepe, "Hizmet ihracatımız da, eylül itibarıyla son 12 ayda 85,3 milyar dolara ulaştı. Taşımacılık gelirlerimiz 34, turizm gelirlerimiz 39 milyar doları aştı. Mal ihracatının yanı sıra hizmet ihracatında da rekorumuzu yenileyeceğiz. İnşallah aralık ayını da en iyi şekilde tamamlayıp hedefe ulaşıp geçmenin gururunu paylaşacağız. Bir ay sonra Sayın Cumhurbaşkanımızın katılımıyla tarihimizin en yüksek yıllık ihracat rakamını açıklayacağız." ifadelerini kullandı.

Sektör rakamlarına ilişkin bilgi veren Bakan Gültepe, şunları kaydetti:

"Sektörler özelinde baktığımızda otomotiv bu ay da ilk sıradaki yerini korudu. Kasım ayında ilk 5 sektörümüz, 2,9 milyar dolarla otomotiv, 2,6 milyar dolarla kimya, 1,6 milyar dolarla hazır giyim, 1,4 milyar dolarla elektrik elektronik ve 1,3 milyar dolarla çelik sektörü şeklinde sıralandı. Elektrik-elektronik, hububat ve bakliyat, makine, savunma ve havacılık, zeytin ve zeytinyağı sektörlerimiz tarihlerinin en yüksek aylık ihracatını gerçekleştirdi.

Bu ay 45 ilimiz ihracatını artırdı. Adana, kasım ayında 255 milyon dolar ihracatla en fazla ihracat gerçekleştiren 14. ilimiz oldu. Adanalı ihracatçılarımız 11 ayda geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 23 artışla 2,7 milyar dolar ihracat gerçekleştirdi. Adana aralık ayı ihracatıyla beraber inşallah 3 milyar doları aşacak."

TİM Başkanı Gültepe, en çok ihracat yapılan ülkelerin Almanya, ABD ve Irak şeklinde sıralandığını bildirdi.

Bazı ülkelerde dikkat çekici artışlar kaydedildiğini aktaran Başkan Gültepe, "Filipinlere ihracatımız 10 kat, Suudi Arabistan'a ihracatımız 9 kat arttı. Özellikle Suudi Arabistan'a ihracatımızda önemli bir toparlanma süreci görüyoruz." dedi.

Başkan Gültepe, ülkeler bazında hedeflerinin çok daha yüksek olduğunu belirterek, bu hedefler doğrultusunda bir yandan katma değerli üretimi artırmak, diğer yandan yeni pazarlar bulmak için yoğun gayret gösterdiklerini ifade etti.

Mevcut ve potansiyel pazarlara düzenledikleri ticaret heyetleriyle yeni iş birlikleri geliştirdiklerini vurgulayan Başkan Gültepe, "Bugün bir heyetimiz Güney Kore'de, bir diğer heyetimiz Endonezya'da bulunuyor. Önümüzdeki hafta İsrail'den kalabalık bir alım heyetini İstanbul'da ağırlayacağız. Özetle ticaret diplomasisini aralıksız sürdürüyoruz. Bu çalışmalarla hem ana pazarlarımızda etkinliğimizi korumaya hem de uzak pazarlara açılmaya çalışıyoruz." şeklinde konuştu.

Başkan Gültepe, 1.973 firmanın bu ay ilk kez ihracat yaptığını belirterek "Bu yeni ihracatçılarımız arasında Adana'dan da 41 firmamız bulunuyor. Yeni firmalarımız kasım ayında 105,5 milyon dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Birim ihracat değerimiz ise geçen yılın aynı ayına göre yüzde 17 artışla 1,70 dolara yükseldi." ifadelerini kullandı.

Başkan Gültepe, konuşmasına şöyle devam etti:

"Sayın Bakanımızın da ifade ettiği gibi, Türkiye ekonomisi 2022'nin üçüncü çeyreğinde yüzde 3,9 büyüme kaydetti. İhracat, bu büyümede yine en büyük katkıyı sağladı. Mal ve hizmet ihracatının büyümeye katkısı 2,9 puan oldu. Büyümenin yüzde 17'si net ihracatın katkısıyla gerçekleşti. İlk iki çeyreğe göre, üçüncü çeyreğin büyüme hızında bir düşüş görüyoruz. Bu düşüş ana pazarlarımızdaki ekonomik durgunluktan kaynaklanıyor. Yani bir süredir beklediğimiz gibi yurt dışı talep düşüşüne bağlı negatif gelişmelerin sonuçlarını görmeye başladık. Üstelik küresel piyasalardaki belirsizlik artarak sürüyor. Önümüzdeki sis bulutu nedeniyle önümüzü görmekte zorlanıyoruz. Enflasyonun bir süre daha yüksek seyredeceği tahmin ediliyor. Gelişmekte olan ülkelerde ise ekonomi ve ticaretin hala canlı olduğu görülüyor. Önümüzdeki yıl bu ülkelerin tamamında büyüme bekleniyor. Bu durum bize yıllardır üzerinde düşünüp konuştuğumuz pazar çeşitliliğini sağlayabilmemiz için fırsatlar sunuyor. Mevcut kapasitemizi bu ülkelere yönlendirme imkanına sahibiz. Uzak Ülkeler Stratejisi kapsamında, Asya, Latin Amerika ve Afrika'nın gelişmekte olan pazarları hedeflerimiz arasında yer alıyor."

TİM Başkanı Mustafa Gültepe, küresel ticarette dönemsel iniş çıkışlar olabildiğine dikkati çekerek, kendilerinin olaya uzun vadeli baktıklarını ve stratejilerini eylem planlarına göre yaptıklarını kaydetti.

Uzun vadede Türkiye'yi ihracatta ilk 10 ülke arasına sokma vizyonu ile çalıştıklarını aktaran Başkan Gültepe, 2 yıl içinde de 300 milyar doları aşmayı hedeflediklerini bildirdi.

Bu hedefler için ihracatı her yıl en az yüzde 10 artırmaları gerektiğini belirten Başkan Gültepe "Dolayısıyla yeni yatırım yapmamız, mevcutların teknolojilerini yenilememiz gerekiyor. Böylesine kritik bir süreçte finansmana erişim şartlarının iyileştirilmesi önem arz ediyor. Son haftalarda ticari kredi büyümelerinde kısmi bir artış başladı. Firmalarımızın yatırım iştahını canlı tutmak, ihracatı sürdürülebilir kılmak ve istihdamı artırmak için bu büyümenin ivmelenerek süreceğini ümit ediyoruz. Ekonomimizin lokomotifi haline gelen ihracatın hız kesmemesi ve geleceğe en iyi şekilde hazırlanabilmemiz için finansmana erişim hayati önem taşıyor. Hükümetimiz bugüne kadar ihracata ve ihracatçımıza desteğini hiç esirgemedi. Ben finansmana erişim konusundaki sıkıntıların da en kısa sürede aşılacağına inanıyorum." dedi.