“HERKES MAĞDUR OLUYOR”
Bakanın açıklamasının aksine EMO’nun Bakanlığın verilerine dayanarak yaptığı hesaplamalara göre toplamda yaz saati uygulamasının kalıcılaştırıldığı kış dönemini kapsayan Kasım-Aralık 2016 ve Ocak-Şubat-Mart 2017 aylarında yaklaşık olarak 7 milyar kilovat saatlik fazladan enerji tüketiminin ortaya çıktığını vurgulayan Mak, “Mesken kullanıcılarına uygulanan 1 kilovat saatlik elektrik bedeli olan 41 kuruş üzerinden hesaplandığında 2.8 milyar liralık bir maliyet ortaya çıkmıştır. Üstelik öğrencilerin, çalışanların kısacası halkın mağduriyetleri de cabasıdır. Küçük çocukların karanlıkta okula gitme korku ve telaşı da göz önüne alınmalıdır” diye konuştu.Bu gerçeklere rağmen, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı’nın Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun Yaz Saati uygulamasını sürekli hale getiren Bakanlar Kurulu kararının yürütmesini durdurmasına ilişkin, “usul ile ilgili düzenlemeyi yapıp, aynı istikamette devam edeceğiz” dediğini hatırlatan Mak, “Enerji tasarrufu değil tam tersine israfa yol açan bu uygulamanın hukuki olmadığı da ortaya çıkmıştır. İktidarın bir an önce yaz saatini kalıcılaştırma dayatmasından vazgeçerek, Ekim ayının sonlarında saatleri 1 saat geri alması gerekmektedir” dedi.
“HUKUKSUZLUĞA SON VERİN!”
Konuyla ilgili yazılı açıklama yapan Mehmet Mak, “Yaz saati hukuksuzluğuna son verin” çağrısında bulundu.Enerji tasarrufuna değil tam tersine israfa yol açan yaz saati uygulamasının hukuka da aykırı olduğunun belirlendiğine işaret eden Mak, şunları söyledi:
“Yargı kararı gereği yaz saatinin kışın da uygulaması ortadan kalkmıştır. İktidar bir an evvel yaz saatini kalıcılaştırma dayatmasından vazgeçerek, Ekim ayının sonlarında saatleri 1 saat geri almalıdır.
2016 yılı Ekim ayından itibaren kalıcı hale getirilen yaz saati uygulamasının enerji tüketim verilerine göre tasarruf sağlamadığı belirlenmiştir. EMO`nun resmi olarak açıklanan enerji tüketim verileri üzerinden bir önceki yılın aynı ayına göre yaptığı hesaplamada; 2016 yılının Kasım ayında yüzde 6.66; Aralık ayında yüzde 5.97 elektrik tüketim artışı kaydedildiği ortaya konulmuştur. Aralık 2016 ve Ocak 2017`de Türkiye`nin elektrik ihtiyacının karşılanamadığı doğalgaz ve elektrik üretim krizi yaşanmıştı. Bu nedenle bu aylardaki tüketim artışları, elektrik verilemediği için baskılanmıştır. Buna rağmen elektrik tüketim artışı Ocak 2017`de de yüzde 5.75 olmuştur. Artış oranı Şubat 2017`de yüzde 6.22, Mart 2017`de ise yüzde 6.43`e ulaşmıştır.