Milletçe tedirgin günler yaşıyoruz. Her geçen gün yeni bir kentte yeni bombalar patlıyor. Ortadoğu’yu kaosun kol gezdiği bölgelere örnek gösterirken şimdi kendi ülkemizde nereye gideceğimizi, nasıl gideceğimizi düşünür haldeyiz. Korkuyoruz da ondan!
Türkiye’nin başkentinde ardı ardına yaşanan katliamlardan sonra ekonominin kalbinin attığı İstanbul’da da canlar yitiyor, ocaklara ateş düşüyor.
ABD, tarımın başkenti Adana’da da tedirginlik olduğunu bildiriyor. Kendi vatanımızla, yaşadığımız topraklarla ilgili bilgileri yabancı kaynaklardan edinmeye başladık. Almanlar, Türkiye’deki vatandaşlarına ‘sokaklara çıkmayın’ diyor. Alman Lisesi’nde okuyan çocuklara ‘bugün okula gitmeyin’ çağrısı yapıyor.
***
Çağ Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Koç’u birkaç kez dinlemiştim.
Yaşanan olayları göz önüne alınca sayın Koç’un söylediklerini daha iyi anlamaya başladım.
İşte Murat Koç’un anlattıklarından satır başları…
- Dünyada savaş ihtiyacı duyan bazı kesimler, ülkeler var.
- Borç krizinden çıkmak isteyen pek çok ülke savaş tamtamlığı yapıyor.
- Bazı ülkeler Türkiye’deki olaylardan ya da yönetim biçiminden oldukça memnun…
- Türkiye’deki Suriyelilerin sadece yüzde 30’u geri dönmek istiyor. Geriye kalan yüzde 70 halinden memnun.
- Dünya terörizminde yöntemler değişti. Artık az saldırı çok ölüm teknikleri gelişiyor.
Ankara, Suruç, Diyarbakır ve son İstanbul saldırılarına bakın…
Sayın Koç’un belirttiği önemli bir nokta ise Adana ile ilgili…
Malum; Adana geleceğin enerji merkezi konumunu koruyor.
Koç’a göre dünyanın birçok ülkesi bu durumu göz önüne alarak istihbaratçıları ve gazetecileriyle Adana’da üs kurmuş durumda… Vahim!
Devam ediyoruz…
- Derinleşmiş sosyal dengesizliğin hakim olduğu Türkiye, bu sosyal dengesizliği kontrol edemezse güvenlik açığı kapanmaz.
- Suriye’ye 650 metreküp su veriyoruz. İlişkiler daha çok gerilirse su çatışması yaşanabilir. 2050 yılında 4 milyar insanın kıt su kaynaklarının olduğu yerlerde yaşayacağı düşünülürse  ‘su savaşları’ başlayabilir.
- 2014 yılında dünya genelinde 59.5 milyon insan yaşadığı yerlerden zorunlu olarak ayrılmış.
- Ekonomide büyük sorun yaşayan Türkiye’nin yanı sıra kapımızda küresel anlamda bir finans krizi var.
- Dünyanın borcu son 10 yılda 2.5 kat artmış. Dünya ülkeleri ürettiğinin 2 katı oranında borçlanıyor.
- Büyük kriz yaşadığımız Rusya, SSCB örneğinde olduğu gibi yeniden dünyada önemli bir güç olmaya çalışıyor. 
Bunun gibi daha birçok önemli bilgiye yer veriyor Murat Koç.
Ülkemizin dış politika stratejisini beğenen var mı bilmiyorum!
Dış politikada kurumsal bir kimlikten bahsetmemiz ne derece doğru, onu da bilmiyorum!
Doğu ve Güneydoğu’daki olayların ne zaman sona ereceğini kestiremiyorum.
Canlı bombalar daha kaç şehri hedef alacak?
Rus uçağının düşürülmesi bize ne kazandırdı?
Bizim düşmanımız tam olarak kim?
Uluslar arası güçlerin Türkiye üzerine oynadığı stratejik oyunlar nelerdir?
Türkiye, dünyanın pek çok ülkesi ve emperyal güçler tarafından çevrelenecek devletler arasında gösterilirken biz neyin peşinde koşuyoruz?
Kafamda deli sorular…