Ülke toprağı üzerine ekilen huzursuzluk, ayrışma, intikam tohumları, küçük küçük boy vermeye başladı. Oysa yüzyıllardır bu coğrafyada kardeşlik türküleri söylenir dururdu. Bir gün terör belası bu türkülerin sazlarını kesti ve kendi orkestrasını kurdu, hem de kanlı mı kanlı çalgıları ve batının melodileriyle. Bu ve benzer fikirler koklaşıp durur hala hanelerde, sokakta ki vatandaşın beyninde.

            Şimdilerde ise iktidarda ki hükümetin hukuksuz bir adalet anlayışını konu eden film senaryosu tadında olaylar vukuu buluyor. Askere biçilen “İntikam” hesapları, yurttaşın damarlarında gezinen Ayyıldız ve Atatürk sevgisini bilinçli olarak sabote etme işgüzarlığı, “KAOS” olarak ülke sokaklarında yaşanır oldu.

            İçinde bulunduğumuz zaman içerisinde ebatları küçük, fakat zamanla büyüyen bu sorun, ne yazık ki TÜRKİYE’nin terörden sonra geldiği son huzursuzluk durağı oldu.

            Yaklaşık 30 yıldır kan kusan ve ülkeye her nevi zararı yaşatan pkk terörü ve onun uzantıları orada dururken, hala hesap kitap derdindeyken, elinde TÜRK BAYRAĞI olan vatandaşa korku teneffüsü yapılıyor… Hatta ince hesaplar bile var, ekranlara çıkan vatandaşın üzerimde ki formada bulunan Ayyıldız sansürleniyor.

            Dün iki ayrı manzara vardı memleketimde, Silivri’de yakınları için ERGENEKON davasını izlemeye gidenlerin uğradığı işkence ve ıstırap manzaraları. Üstelik yapanlar yine askerler… Tam bir adalet skandalının yaşandığı Silivri’de, hayatları namlunun ucunda vatanı için geçmiş, yüzbinlerce canın emanetini almış, çocuklarından, eşlerinden, hatta hayatlarından vaz geçmişlerdi bu ülke için o komutanlar.

           Kendi silah arkadaşları ve evlatlarına kırdırıldı yakınları.  Komutanların yetiştirdiği askerler, Ankara semalarından gelen direktifle, ellerinde TÜRK BAYRAĞI-ATATÜRK posteri taşıyanlara, insanlık dışı saldırı metotları sergiledi. Diğer taraftan pkk nın yan kolu  KCK tutukluları serbest bırakılırken, aynı tutumun yaşanmaması “KAOS” sendromunu başlatıyor sinsice. Onlara da saldırılmalıydı demiyorum,fakat Silivri'de yaşananlar hiç olmamalıydı. Bu ülke insanı Bayrağına, Atatürk'üne, toprağına bağlılık DNA'sında var, bununla oynamayın... Çomak sokulup kurcalanmaya başlanınca "KAOS" oluşur. 

Terörle mücadele eden üst düzey komutanları ERGENEKON davasıyla içeri alan hukuk sistemi, hükümetin intikam kılıcını sallarken, terör örgütünün propagandasını yapan yasa dışı KCK yapılanmasına üye olmaktan yargılananları serbest bırakıyor. Kamu vicdanının sızladığı bir gün daha takvim yapraklarında düştü.

            Hal böyle olunca da “KAOS” harekete geçti ve Sinop’ta BDP’lilerle vatandaş arasında tehlikeli yakınlaşmayla kendisini hissettirdi.  Polise tokat atan, hakaretlerin en kallavisini sarf edenler, karşılarında  2 bin protestocuyu görünce, ne yazık ki polise sığındı !

            ERGENEKON’la , Türklükle, bayrakla, ATATÜRK’le vatandaşın duyguları kurcalanıyor. Türk bayraklılar saldırıya uğrarken, pkk bayraklılar elini kolunu sallayarak , slogan atıp teröristin posterlerini taşımasının görüntüleriyle kafası karışan  vatandaşı işte bu tehlike bekliyor,  terörden çektiği yeterli görülmemiş ki, hükümet bu ayrışmayı yaratan  “KAOS” tohumlarını üzerimize serpmeye devam ediyor.