HEKİM ARKADAŞIMIZ HASTASINI KESİNLİKLE KOVMAMIŞTIR
Hastaya geçmiş olsun diyerek acil şifa dileklerini ileten Adana Tabip Odası Başkanı Prof. Dr. H. Neslihan Önenli Mungan, yaptığı açıklamada “Adana'da yaşanmasını hiç istemediğimiz bir olay olmuştur. Ancak olayın medyaya yansıtılmaya çalışıldığı gibi olmadığı, hekimin hastasını kesinlikle kovmadığını belirtmek isterim. Hastanın uzayan bir önceki operasyon nedeniyle alındığı ameliyat öncesi kısımdan servis şartlarında ve gözetim altında beklemesini sağlamak için geri getirildiği, bu sırada tepkisel davranan hasta yakınlarının da kolaylaştırdığı güvenlik zafiyetinden yararlanarak hastayı hastane yatağıyla beraber dışarı çıkarmışlardır” dedi.
HASTA VE HEKİM BİR DAVANIN KARŞI TARAFLARI DEĞİLDİR
Hekim olarak, Hipokrat yeminini ettikleri ilk günden itibaren insanın temel hakkı olan yaşamı ve sağlığı vazgeçilmez öncelikleri olduğunu hatırlatan başkan Prof. Dr. H. Neslihan Önenli Mungan, “Değişen dünya konjonktürü ve sağlığın özelleştirilmesi ile hekimler ve hastanelerin çok daha zor şartlar altında çalıştığı, mesleğin ilkelerinden tavizde bulunmamak adına birçok konuda fedakârlık yapıldığı ve hatta hekimlerin bunu bazen canı pahasına gerçekleştirmeye çalıştığı unutulmamalıdır. Toplum ve hekim, hasta ve hekim bir davanın karşı tarafları değildir, aynı hedef yolunda birbirlerini desteklemesi gereken bir ekibin üyeleridir. Sağlık sisteminin aksayan yönlerini örtbas etmek adına tek sorumlu olarak sağlıkçıların gösterilip, hedeflere konulması büyük bir haksızlık, meslek onurumuzu hiçe sayan bir hakaret ve sadece çözümleri ötelemeyi düşünen bir hedef saptırmasıdır”
TOPLUMSAL VE İNSANİ HAKLARI İÇİN MÜCADELE EDİYORUZ
Prof. Dr. Mungan, “Hastanelerin yoğunluğu, birinci basamak hekimlerinin hastalar tarafından ayrıma izin verilmeden sevke zorlanmaları, acil hekimlerinin sayısının yetersizliği ve bu yetersizliğin yıllardır mesleğin acil kısmından çok uzak tutulan aile hekimleri tarafından doldurulmaya çalışılarak olası hataların davet edilmesi önceki gün yaşanan sorun ve benzeri tüm sorunların temelinde yatan sayabileceğim sebeplerden bazılarıdır. 76 milyon nüfusa sahip bir ülkede yılda 90 milyon insan acile müracaat ediyorsa bu sistemde bir hata var demektir. Tedavi planları hasta yakınları tarafından yapılmaya kalkışılırsa bu işin içinden çıkılamaz bir hal alır ve yine bu işten en çok zararı, hastalar görür. Nitekim yaşanan olaylarda bunun sonucudur. Biz hekimler olarak hastalarımızı seviyor, sayıyor ve sağlık başta olmak üzere tüm toplumsal ve insani hakları için koşulsuz dimdik ayakta mücadele ediyoruz. Hakarete, şiddete, maddi zorluklara ve adaletsiz görevlendirmelere rağmen, bunların hiçbirinden vazgeçmeyeceğimizi bir kez daha sizlerin huzurunda Adana Tabip Odası olarak belirtmek istiyoruz” diye konuştu.
DR. TEKİN MÜJDE, “KONU HASTANENİN SORUNUDUR, HEKİMİN DEĞİL”
Dr. Erdal Seyrek ile aynı hastanede Acil Uzman Hekim olarak görev yapan SES Adana Şube Başkanı ATO Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Tekin Müjde, “Akut Batın tanısıyla yatışı yapılıp, ameliyatı planlanan hastanın ameliyathane şartlarının müsait olmamasından dolayı beklemeye alınması ve hasta yakınlarının bu beklemeden rahatsız olup ‘biz hastamızı götürmek istiyoruz. Biz burada ameliyat ettirmek istemiyoruz’ diye olay çıkarmaları hatta imzadan imtina ederek yani hastalarını çıkartırken imza atmadan çıkarmak istemeleri doktor arkadaşımızın mesleki sorumluluğunda değildir. Hastanın hasta yatağı ile hastane dışına çıkıp başka bir hastaneye gitmesi tamamen güvenlik sorunudur. Bunun sağlıkla, doktorlukla, tıp’la hiçbir ilgisi yoktur. Konu hastanenin sorunudur. Güvenlik zafiyetidir. Sağlık sisteminin sorunudur” şeklinde konuştu.
