MHP Adana Milletvekili A. Adayı Sayım Azmaz’ ın kamuoyuna adaylık açıklamasında yoğun bir katılımın olduğu gözlendi. MHP İl Başkan Yardımcısı Hüseyin Zorba, il yöneticileri, STK Başkanları, Siyaset, İş dünyasının önde gelen isimleri ve vatandaşların katılımı ile yapılan kamuoyu açıklaması toplantısında ilgi olağanüstünde idi. Adeta bir miting havasında geçen toplantıda eski yeni ülkücülerin bir araya gelmesi gözlerden kaçmadı. MHP Adana il binasında gerçekleştirilen basın açıklamasında katılımcıların “dava adamı ve Adana sevdalısı Sayım Azmaz” sloganları Sayım Azmaz tercihi olarak gözlemlendi.

Sayım Azmaz yaptığı açıklamada, "27. dönem milletvekilliği için Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) milletvekili aday adayı olarak başvuruda bulundum. Rabbim önce vatanın sonra milletimizin sonra bizim yardımcımız olsun, inşallah hayırlara vesile olur. Bu çıktığımız yol hak yoludur. Ülkemizin geçtiği bu kritik dönemde her ülkücü gibi bizde bu taşın altına elimizi koyduk, Milliyetçi Hareket Partisinden aday adayı oldum. “ Dedi.

MHP Adana Milletvekili A. Adayı Sayım Azmaz “Uzun, Çetin ve Çileli yollardan geçerek bugünlere gelen Milliyetçi-Ülkücü Hareketin bir mensubu ve sevdalısı olarak, bu kutsal davanın içerisinde yer almak ve değişik kademelerinde görev yapmak benim için her zaman bir şeref ve iftihar vesilesi olmuştur. Yıllardan beri bu kutlu Hareketin içerisindeyim ve yıllardan beri bu davanın bir neferi olmaya çalıştım. Bugün Ülkemizin içinde bulunduğu durum hepinizin malumudur. Belki çok söylenen bir tespit ama ben yine de burada ifade etme gereği duyuyorum. Türkiye ve Tük Milleti olarak dışarıdan husumet, içeriden ihanet cephesinin kuşatması altındayız. Bu bir vehim ve abartılan bir kaygı değil, içerisinde bulunduğumuz durumun gerçek tespitidir. Keşke bu söylediklerimizin tersi bir durum olsaydı. Ama görüyorsunuz ki maalesef böyle bir tablo mevcut değil. Dünyayı kan ve gözyaşına boğan küresel emperyalist güçler ve çeteler Türk-İslam coğrafyasından başka bir yerde mesai yapmıyor. İşte Irak, Suriye, Karabağ, Afganistan, Pakistan, Doğu Türkistan, Çeçenistan, Kırım ve diğerleri… Her yerde ağlayan, gözyaşı döken, üzerinde hain plan ve tuzaklar kurulan Türkler ve Türk İslam Coğrafyasında yaşayan insanlar olmaktadır. Ülkemiz ise, küresel çetelerin en büyük hedefi halindedir. ABD, İngiltere, İsrail, Almanya, Fransa ve diğerleri… Hepsi işbirliği ve güç birliği yaparak Türkiye’yi askeri, ekonomik, siyasi ve diplomasi alanlarında köşeye sıkıştırmak istiyorlar. Ve bu tek dişi kalmış canavarlara hizmet eden PKK, FETÖ ve yandaşı kanlı örgütler yıllardır alçak ve kalleş tuzak ve saldırılarla canımızdan can almakta kutsal Vatan Toprağımızı bölmeye çalışmaktadırlar. Ancak; Devlet gibi Devlet adamı Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli liderliğindeki Milliyetçi-Ülkücü Hareket, özellikle 15 Temmuz hain FETÖ darbe teşebbüsü anında ve sonrasında tüm bu oyunları bozdu. Liderimiz Devlet Bahçeli ‘Önce ülkem ve milletim’ dedi ve geçmişe dönük tüm siyasi hesaplaşmaları, siyasi rekabet ve nefsini ayaklarının altına aldı. Peki, Ne için? Değerli dava arkadaşlarım, elbette ki Türkiye Cumhuriyeti’nin ve Türk Milletinin bekası için…

Çünkü, anlayanlar için bugün yapılan mücadele siyasetin çok ötesinde bir var olma mücadelesidir ve ülkücü hareket bütün gücü ve feragatiyle bu mücadelenin içindedir. İşte ben! bu kardeşinizde içerisinde bulunduğumuz bu durumdan vazife çıkartarak, Genel Başkanımız Sayın Devlet Bahçeli’nin emrinde, yanında ve arkasında durarak O’na daha yakın olmayı arzu ettim. Liderimiz gövdesini bu taşın altına koymuş ise bizim uzak durmamız tabiatıyla mümkün olamazdı. Netice itibarıyla bizde elimizi taşın altına koyalım diyerek aday adayı olmaya karar verdik. Yüce Allah nasip ederse Liderimiz ve Teşkilatımız uygun görürlerse Milletvekilliği de, adaylığı da aynı şekilde benim için ömür boyu gururla taşıyacağım en büyük manevi bir miras ve şeref olacaktır. Bu vesileyle şunu ifade etmek isterim. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin hayata geçirileceği 24 Haziran seçimlerinde, Cumhur İttifakı, inanıyorum ki çok rahat zafere ulaşacaktır.  Ülkemizin birliği, bütünlüğü, selameti, huzuru için, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde, Milliyetçi Hareket’in en güçlü şekilde temsil gücüne ulaşması, Cumhur İttifakının sandıktan çok güçlü şekilde çıkması gerekmektedir. Bu da ancak azimle, samimiyetle çalışmayı gerektiriyor. Ben ve arkadaşlarım hep birlikte İnşallah bu çalışmanın içerisinde olacağız. Değerli dava arkadaşlarım Allah nasip eder milletvekili seçilirsem, az öncede bahsettiğim Türkiye’mizin içinde bulunduğu iç ve dış sorunları ve Adana da yaşayan sizden biri olarak Adana’mızın sorunlarını birebir yaşıyor ve biliyorum. İnşallah Ankara’da siz milletimin sözü ve sözcüsü olarak gücüm nispetinde elimden geldiğince çalışacağımın sözünü veriyorum.” Dedi.