Hükümetin öngördüğü oran yaşama geçerse şu an 740 TL olan asgari ücret 1 Ocak 2013 tarihi itibariyle 762 TL olacak. CHP Adana İl Başkanı Orhan Sümer, asgari ücretin açlık sınırının altında bir ücret olduğuna dikkati çekerek, 22 TL’ye denk gelen artışın insanca bir yaşam için kabul edilemeyecek bir oran olduğunu söyledi. Önceki gün basın yayın organlarında yer alan bir araştırmaya göre Türkiye’de nüfusun yüzde 16’sının yeterli gıdaya ulaşamadığına dikkati çeken Sümer, asgari ücrette yapılacak artışın gerçekçi bir yaklaşımla aile unsurlarının göz önüne alınarak yapılması gerektiğini bildirdi. 

 

22 TL ARTIŞ YAPILACAK

2013 yılında uygulanacak asgari ücret miktarının belirlenmesi için Asgari Ücret Tespit Komisyonu toplantıları başladı. İşveren kesimini TİSK’in, işçi kesimini ise Türk-İş’in temsil ettiği toplantılarda şu ana kadar anlaşma sağlanamazken, Hükümetin 2013-2015 Orta Vadeli Ekonomik Program’ında asgari ücretin ‘yüzde 3+3’ olarak belirlenmesi tepkileri de beraberinde getirdi. İşçi konfederasyonları asgari ücretin en düşük memur maaşına yükseltilmesini isterken, Hükümetin belirlediği oranların uygulamaya geçmesine kesin gözüyle bakılıyor. Buna göre 1 Ocak itibariyle asgari ücret 22 TL’lik bir artışla 740 TL’den 762 TL’ye yükselecek.

 

RAKAMLAR VE GERÇEKLER BAKAN’I YALANLIYOR

Asgari ücrette yapılması planlanan artışı gazetemize değerlendiren CHP Adana İl Başkanı Orhan Sümer, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik’in, hükümetin 10 yıldır asgari ücretle çalışanları enflasyona ezdirmediği yönündeki sözlerini anımsatarak,  rakamların ve gerçeklerin Bakan Çelik’in sözlerinin doğru olmadığını ortaya koyduğunu söyledi. 

 

YOKSULLUĞUN, SEFALETİN SÜRMESİ DEMEK

Asgari ücretin açlık sınırının altında olduğunu ve halkın büyük bir bölümünün de bu koşullar altında yaşamını sürdürmeye çalıştığını belirten Sümer, yapılmak istenen 22 TL tutarındaki artışı “komik” olarak değerlendirdi.  Sümer, “Yüzde 3’lük artış, yoksulluğun, sefaletin sürmesi anlamına gelir. Enflasyon rakamları baz alınarak yapılan artış oranları, insanların açlık sınırının altında ücretlerle karınlarını doyurmaya çalışmaya devam edecekleri anlamını taşır. Zam oranları, ücret skalasının en altındaki vatandaşlarımıza pozitif ayrımcılık yapılarak belirlenmelidir. Aksi halde yoksulluğu önlemek mümkün olmaz. AKP, verdiği rakamlar ve yaptığı açıklamalarla Türkiye gerçeğini saptırmaya, yoksulluğu ve perişanlığı yok gibi gösterip, insanca yaşam olanaklarından yoksun milyonların varlığını gölgelemeye,  halı altına süpürmeye çalışmaktadır” dedi.

 

DÜNYA NÜFUSUNUN YÜZDE 12’Sİ AÇLIK ÇEKİYOR

Önceki gün basın yayın organlarında yer alan ve 57 ülkede 50 bini aşkın kişiyle yapılan “Açlık Algısı” başlıklı araştırmaya dikkat çeken Sümer, 57 ülkede 50 bini aşkın kişiyle yapılan araştırmaya göre dünya nüfusunun yüzde 3’ünün ”sürekli”, yüzde 9’unun ise “zaman zaman” açlık çektiğini, açlık hissi duyanların oranının ise toplam yüzde 12 olduğunu ifade etti.

 

TÜRKİYE’DE AÇLIK ÇEKENLER DÜNYA ORTALAMASININ ÜZERİNDE

Araştırmadan Türkiye nüfusunun da yüzde 16.2’sinin gıdaya yeterli biçimde ulaşamadığı sonucunun çıktığını aktaran Sümer bu oranın dünya ortalamasının üzerinde olduğu belirterek şöyle konuştu:

“Dünya nüfusunun 840 milyonunun açlık çektiğini gösteren araştırmaya göre, Türkiye nüfusunun yüzde 4,6’sı ‘sık sık’, yüzde 11,6’sı da ‘zaman zaman’ yeterli gıda bulamıyor. Türkiye genelinde yüzde 16,2 olan ‘sürekli’ veya ‘zaman zaman’ yeterli gıda bulamayanların oranı, çalışanlar arasında yüzde 12, çalışmayanlar arasında yüzde 19,3 seviyesinde. Araştırma, Türkiye’de alt düzey statüdekilerin üçte birinden fazlasının yeterli gıdaya ulaşamadığı için açlık çektiğini gösteriyor. Tüm bu gerçekler, hükümetin açıklamalarını, özellikle de asgari ücrete yapılan komik zam oranını savunmasını yalanlar niteliktedir. Asgari gerçekçi bir yaklaşımla insanca yaşanabilir düzeye getirilmelidir”

VURAL KÖSE/GÜNAYDIN ADANA GAZETESİ