Ölü uydulardan (görevlerinin sonunda başarısız olan ya da yörüngede bırakılan uydular) bir roketten düşen enkaz ve boya parçalarına kadar büyük ve çok küçük nesneleri kapsamaktadır. Hatta bu insan kaynaklı kirlilik yaratan nesnelerin bir kısmı Ay'a bırakılmaktadır. Bu konuya da dikkat çekmektedir. Özellikle roketler sadece yörüngeye otururken bile boya lekeleri ya da benekleri olarak adlandırılan kirler bırakmaktadırlar.

 Uzay Kirliliğinin Tarihçesi

 Uzay Çağı'nın başlangıcında, 1957'de Kuzey Amerika Havacılık ve Uzay Savunma Komutanlığı (NORAD) tüm uzay atıkları ile ilgili bir veri tabanı oluşturmuştur. İlk uzay çöpü Sovyetler Birliği'nin aynı fırlatmış olduğu Sputnik uydusudur.   Günümüzde ise Avrupa Uzay Ajansı'na (ESA) göre yörüngede 1 ile 10 cm arasında yaklaşık 900.000 cisim bulunmaktadır. 10 cm'den büyük 34 .000 adet nesne bulunmaktadır.

 Uzay Kirliliğinin Kaynakları Nelerdir?

 Avrupa Uzay Ajansı'na göre üç ana başlıkta toplanabilmektedir: Faydalı yük, roketler, görevle ilgili nesneler.

 *Faydalı yük: Uyduların aşınma, yıpranma ve çarpışmalar sonucunda oluşan parçalarını ifade etmektedir.

 *Roketler: Yörüngedeki görevlerini tamamlamak için kullanılan aşamaların parçalarıdır.

 *Görevle ilgili parçalar: Yörüngedeki tamir sırasında düşen çeşitli aletler, kablolar, kameralar, vb.

‘EUPeace Strateji Forumu ve Yönetim Kurulları’ ÇÜ'de Yapılacak ‘EUPeace Strateji Forumu ve Yönetim Kurulları’ ÇÜ'de Yapılacak

 Uzay Atıkları Nasıl Sınıflandırılır?

 Sadece NASA ya da ESA'da çalışanların değil astronomi ile ilgilenen her birey için merak konusu olan uzay atıklarının boyutlarına göre sınıflandırılması şu şekilde olmaktadır:

 *1cm'in altındaki atıklar: 128 milyondan fazla olduğu tahmin edilen ve yerleri tam saptanamamış parçalardır.

 *1 ile 10 cm arası parçalar: Büyüklüğü bilye ile tenis topu arasında değişen parçalardır ve 900.000 adet olduğu tahmin edilmektedir.

 *10 cm'den büyük parçalar: Görev sırasında kaybolan aletlerden görevini tamamlamış uydulara kadar her nesneyi kapsamaktadır. Silahlar da bu gruba dahildir.

Uzay Kirliliğinin Önlenmesi İçin Neler Yapılmaktadır?

 Zaman ve doğal yer çekimi ile atmosferik etkilerin uzay kirliliğini azaltan doğal faktörler olduğu bilinmektedir. Dünyaya yakın uzayın temizlenmesindeki en büyük engel siyasi, yasal, ekonomik ve kültürel yaptırımlardır. Enkaza başa çıkmanın maliyeti onu üreten kurum ya da kuruluşlara değil, uzayı ortak kullanan tüm insan toplumuna düşmektedir. Bu yüzden de ülkesel bazlı ticari teşvikler yeterli oranda tutulmamaktadır.

Hükümet teşviklerinin yerine şirketlerin de gerekli önerilerde bulunması ve mali yardım sunması 1979 yılında NASA tarafından kurulan Yörünge Enkazı Programı kapsamındaki araştırma konularının genişletilmesi ABD ve Rusya tarafından başıboş uyduları izlemek için kurulan Uzay İzleme Ağı'nın geliştirilmesi

Yasal bir anlaşmanın ülkeler çapında benimsenmesi

Uzay ajanslarının kendi arasında kurduğu Uzay Ajanslar arası Uzay Kirliliği Eşgüdüm Komitesi'nin aktivitelerinin arttırılması Birleşmiş Milletler ‘in Uzayın Barışçıl Amaçlarla Kullanımı Komitesi'nin karar mekanizmasının işletilmesi Ömrü tükenmiş Uyduların güvenli bir şekilde Dünya'ya düşmesini sağlama Milyonlarca küçük cismin toplanabilmesi için uzay süpürgelerinin devreye sokulması Şeklinde sıralanabilmektedir.

Editör: Murat BERHUN