Liglere ara verildi, sakin kafayla sonuca dayalı olmayan bir değerlendirme yapayım istedim.

Daha önce yazmıştım.  “Adana Demirspor bir sonuç kulübü değildir” diye.

Yani Adana Demirspor taraftarı takımı şampiyon olsa da yanında olmasada yanında.

“Sedat Sözlü Adana Demirspor’a zarar verebilir” başlıklı yazımda şunları yazmıştım

Adana Demirspor bir yaşam biçimidir

Adana Demirspor bir tutkudur

Adana Demirspor bir felsefedir

Adana Demirspor bir duruştur

Adana Demirspor kültürdür

Adana Demirspor gönül bağıdır

Hiçbir taraftar Adana Demirspor’u sevinmek için sevmedi.

Arması için, renkleri için sevdi.

***

Taraftar böyle. Taraftar Adana Demirspor’u duruşu için sevdi.

Ama bugüne kadarki bazı yöneticiler ve Başkanlar dışındaki çoğu yönetici bunu anlamadı, yada anlayamadı.

Evet Demirspor için emek veren, doğru dürüst yöneticiler veya Başkanlar da geldi bu kulübe.

Ama ben taraftarı anlamak ve “Adana Demirsporluluk duruşu”nu göstermekten bahsediyorum.

Taraftar, 20 ylılı aşkın süredir Adana Demirspor alt liglerde olmasına karşın, Süper lig tadında takımını destekliyor.

Peki; Adana Demirspor Süperlig tadında yönetiliyor mu?

Mesela.

Adana Demirspor geçen sezon, Karşıyaka maçına kadar çok sayıdaki maçı kötü oynamasına karşın kazandı ve Süperlig potasında kaldı. Sonra ne oldu?

Demirsor kötü oynamaya devam etti, Ünal Karaman çıktı elini masaya vurdu. Kötü oyunu değil, birilerini suçladı.  Kötü oyunu kendi kendine itiraf etmekten kaçındı. Ve Demirspor, gerçeği kabul edememenin faturasını 1 yıl daha Süperlig’e çıkamamakla ödedi.

Bu sezona gelelim. Adana Demirspor bir iki maç iyi oynuyor. Sonra kötü oynuyor kaybediyor.

Yine aynı hastalık. Başkan ve Yöneticiler çıkıyor, kötü oyunu kabullenip çözüm bulmak yerine hakemleri hedefe oturtup videolarla basın toplantısı yapıyorlar. O da yetmiyor, yine kötü oynanıp kaybedilen maç sonrası Hoca Çıkıyor kötü oyunu itiraf etmek yerine hakemi veya başkalarını suçluyor.

Aradaki tutarsızlığı farkedebildiniz mi

Taraftar alt ligde olmasına karşın süper lig tadında takımını destekliyor, ama Başkan, yöneticiler ve hoca, PTT’ligde olmasına karşın alt liglerdeki Başkan, yöneticiler ve hoca gibi hatayı başka yerde arıyor.

Benim anlatmak istediğim bu.

Adana Demirspor geçen sezon ve bu sezon en kolay gol yiyen takım. Ama bunu önleyemedik. Ama sorumluyu başka yerde arıyoruz.

Bu eleştirimden “önce iğneyi kendimize sonra çuvaldızı başkasına batıralım” mantığının çıkmasını temenni ediyorum.

Çok ayrıntıya girmiyorum.

“Anıl Taşdemir’e büyük para verdiniz niye oynatamıyorsunuz. Sakat olduğunu bile bile mi aldınız, biraz başarısızlık olunca hemen medyaya, kulübe icra haberleri sızdırılıyor. Demirspor’un borcunun olduğunu uçan kuş bile bilirken siz Acaba “biz gidersek. Demirspor batar” izlenimimi vermek mi bu  haberler ortada dolaşmasından hesap çıkartıyorsunuz?” gibi söylemleri açarak Süperligi hedefleyen Adana Demirspor’un amatör kalmış bir yazarı olmak istemiyorum.

Bu sorunlarla uğraşmak zaten yönetimin işi. Bunun için yönetime geldiniz.

Bunları konuşmak yerine takımdaki sorunları doğru tespit edip, çözmek için yönetimdesiniz.

Başkan, Yönetim ve Hocanın görevi budur.

Ancak yukarıda anlattığım gibi yönetilmeye devam ederse,  Adana Demirspor sezon sonunda Şampiyon olsa bile küme düşmüş olur.

Zira kötü yönetim kalıcı başarı sağlamaz.

Onun için önce yönetim olarak süperlige çıkmalıyız...