Kendileri gibi yeni seçilen ÇGC yönetimine başarılar dileyen JMO Adana Şube Başkanı Dr. Mehmet Tatar, “Yerel ve ulusal basın bu ülkenin olmazsa olmazlarının başında geliyor. Toplumu her konuda aydınlatacak, bilgilendirecek tek kuruluştur. Bu yüzden ifade özgürlüğü, basın özgürlüğü kavramları herkesçe benimsenmelidirYerel medyanın önemi göz ardı edilmemelidir. Basının şehrimizin yerel yöneticilerini, sivil toplum kuruluşlarını yönlendirici etkisi de vardır. Daha etkin ve daha güçlü olunması için örgütlü olmanın gerekliliğine inanan biriyim. Basın ve ifade özgürlüğü ile haber alma ve haber yapma özgürlüğüne karşı oluşabilecek her tür engelleme ve tehdit durumunda sizlerin örgütlülüğü hemen öne çıkmaktadır. Üye ve meslektaşlarınıza sahip çıkmanız örnek teşkil etmektedir. Elbette örgütlü toplumlar daima güçlüdür. Yıkmak daha zordur. Ne kadar örgütlüysek o kadar güçlüyüzdür. Sansürün uygulanmadığı bir dünya da yaşamak arzusuyla size ve yönetiminizdeki arkadaşlara yönetimim adına hayırlı olsun diyor, başarılar diliyoruz” şeklinde konuştu.

 

İNSANLAR KENDİ ÖLÜMLERİNE KENDİ PARALARIYLA KOŞUYORLAR

Başkan Yardımcısı Sait Güleç, Genel Sekreter Ömer Üney ve üye Mutlu Mete’nin hazır bulunduğu ziyarette konuşan Çukurova Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Cafer Esendemir, “Başta başkan Dr. Mehmet Tatar olmak üzere JMO Adana Şube yeni yönetimine başarılar diliyorum. Adanamız Türkiye’nin en gözde coğrafyasına sahip bir şehir. Bu şehrin en güzel şekilde değerlendirilmesi için başta jeoloji mühendisleri odası olmak üzere STK’lara büyük görevler düşüyor. Şehrimizdeki yapılaşmanın daha sağlıklı olması için, zemin etüdünün daha dikkatli yapılması için özellikle belediyelerimizi uyarıcı yönde rol almanızı temenni ediyorum. Şehrimizdeki birçok alan depremde zarar gören dere yataklarına yapılmıştır. Ve buralar şehrin en cazibeli yerleri haline getirilmek istenmektedir. Bu da bilinçsiz birçok vatandaş tarafından aldanarak, kandırılarak maalesef pahalı bir şekilde satılmaktadır. İnsanlar kendi ölümlerine yüksek paralar vererek koşmaktadırlar aslında. Bu bir tehlikedir. Bu tehlikenin önüne geçilmesi için deprem riski olan bölgelerde yapılaşmanın yapılmaması, bu alanların yeşil alan olarak ayrılması açısından özellikle sizin gibi ilgili odaların görüş birliği sağlayarak mücadele vermenizi arzuluyoruz. Bu konuda üzerimize düşen vazifeyi seve seve yerine getiririz” dedi.