Futbol dünyamızdan kimler geldi… Kimler geçiyor, kimileri gönüllerde, kimileri ise albümlerde kaldı, çünkü insanlar yaptıkları iyi ve güzel işlerle anılır, bıraktıkları eserlerle yaşatılır…

            Hayatın ne denli kısa olduğunu şimdilerde daha iyi anlıyorum… Şöyle bir bakıyorum da yitikler zincirimize takılı halkaları saymakla bitiremiyorum…

            Kader diyoruz… Eceli yetti deyip avunuyoruz, ölenle ölünmüyor diyerek kendimizi teselli etmeye çalışırken, yüce Allahımda sabrını vermiyor değil…

            Sevgili ağabeyim… Rol modelim Ali HOŞFİKİRER’i yitirdiğimizden bu yana tam 17 ay geride kaldı… Ağabeyim bir apolet gibi adına takılan “ŞAMPİYON ALİ” sözcüğüyle görmesi gerekli her şeyi dolu dolu yaşayarak veda ettiği bu fani dünyadan izler bırakarak ayrıldı… Yüce Allahım mekanını cennet eylesin…

            Dün çok sevdiği ve tam 14 kez Teknik Sorumlu olarak görev yaptığı Adana Demirspor onun anısına Antalyaspor ile bir hazırlık maçı oynadı, inanıyorum ki ruhu da büyük başarılar ve zaferler kazandığı 5 ocak stadyumunun üzerindeydi… Sevgili dostları, Teknik Direktör kardeşleri Samet AYBABA ve Yücel İLDİZ ile duygu dolu anlar yaşadı…

            Böylesine anlamlı bir karşılaşmanın oynanmasına vesile olan Demirspor başkanı Mustafa TUNCEL ve Yönetim Kurulu üyelerine, Antalyaspor Başkanı Gültekin GENCER’e ağabeylerim Samet AYBABA, Yücel İLDİZ ve Her iki takımda forma giyen futbolcu kardeşlerime, Gençlik ve Spor İl Müdürü Fazlı Bayram HADİ’ye, TFF Bölge Müdürlüğü’ne, futboldaki taban birlikleri, TÜFAD, ASKF, TFFHGD başkan ve yöneticilerine, içerisinde bulunduğum medya dünyasındaki tüm görsel ve yazılı basında bulunan yönetici ve muhabir kardeşlerime, şehrimizin mülkü amirlerine, bürokratlarına, milletvekillerine, 5 ocak stadyumuna gelerek bu güzel fotoğrafı süsleyip tribünlerde yerini alan taraflı tarafsız bütün futbol severlere, ailem adına sonsuz teşekkürler ediyorum…

SPOR VE ADANA…
Kerim HOŞFİKİRER
            Dünün Adanası için spor ve sporcu yaşamının bir parçasıydı adeta, kurtuluş savaşı günlerinin ilhamını büyük Atatürk’e veren bu kentin insanları sporla yoğrulmuşluğuyla hep övüneceklerdir…

            Dünyamızın en popüler spor branşı olan futbolun Anadolu dan gözüken en parlak ışığı olmayı başarmış Trabzonspor, Bursaspor, Eskişehirspor ve diğer ünlü Anadolu takımlarının esamesi okunmazken 1960 – 61 futbol sezonunda bugünkü Türkiye Süper Liginin ilk temsilcisi olmayı başaran kent Demirspor’u ile Adana oluyordu…

            Yüzme denilince yıllar boyu Adana konuşuldu…. Su topunda Demirspor için “YENİLMEZ ARMADA” denildi… Türk yüzme tarihinin ilk unutulmaz rekorlarını Adanalılar kırıp kırıp durdular, yada egale ettiler… MANŞ’ı su yolu yapan ilkler hep Adana’dan çıktılar…

            Tüm sporların atası atletizim denildiğinde  Adanalı sporcular yıllarca pistlerde rüzgar gibi estiler, Allah uzun ömürler versin Turgay RENKLİKURT ağabeyimin anlattığı benim yaşımdan dolayı izleme şansım olmadığı Mehmet ÇETİNER, Yıldıray PAGDAŞ, Sedat AKAR ve Atilla BİNÖZ gibi, güreş söylendiğinde hiç Adanasız olurmuydu…? Bugün biraz rahatsız olan ve biran önce sağlığına kavuşması dileklerimizi ilettiğimiz dünya ve olimpiyat şampiyonu İsmet ATLI ağabeyimizin yanı sıra Mehmet KARTAL ve Mustafa KURT yıllarca güreş milli takımızın değişmeyen isimleriydiler…

            Halterin bugün fışkıran lavlarının temelinde Adana ismi yatar, SUVAR kardeşlerle azmı böbürlenmiştik…

            Voleybolu, Basketbolu, Boksu, Hentbolu, Tenisi bilen ve uygulayanların parmakla gösterildiği süreçlerde, sporun fantezi kentlerinden biri olarak tanımladığımız Adana da spor kültürünün var olacağına olan inancımız hep yaşayacaktır…

            Olimpik felsefenin hızla yaygınlaştığı  spor branşlarına her geçen gün bir yenisinin eklendiği şu yaşadığımız günlerde, Adana objesinin mum gibi eriyip söndüğünü içimize sindiremezsek de, gerçekleri göz ardı etmenin sanırım bir yararı olmayacak… 
            Adana ruhunu, Adana sevgisini, Adanalılık dinamizmini yaşatmanın bir görev olduğunu unutursak, sözünü ettiğimiz parlak günleri yakalamak o starları yetiştirmek sanırım hayal olur…

            Yazık olmasın, o parlak, o gurur dönemine, geçmiş ile övünmek demodeleşti… Dün yok, bugün var artık… değişim kaçınılmaz oldu… Taşın altına elini uzatmak her Adanalı için, Adana da yaşayan herkes için görev değil farz oldu… Masal dönemi bitti… Çağı yakalamalıyız… Başka bir ADANA yok ki…!   
Geçmiş zaman olur ki…
ÖZKAN SÜMER’DEN DOKTORLARA SİTEM
            Kendine özgü davranışları ve kurallarından taviz vermeyi sevmeyen Özkan SÜMER, Malatyaspor’da Teknik Adam olarak görev yaptığı dönemde takımı kendi sahasında Kocaelispor’la oynamaktadır, takımın golcü futbolcusu ve kaptanı Oktay ÇEVİK net gol pozisyonlarında çok acemice davranıp, basit golleri kaçırmaktadır… Yedek kulübesinde oturan ve Oktay gol kaçırdıkça sinirlenen Özkan SÜMER adeta saçını, başını yolar… Gelişen Malatyaspor atağında kalenin içindeki topu Oktay ayağının altından kaçırıp takımını mutlak bir golden edince, Özkan hocada dayanamayıp yerinden fırlar ve yüksek sesle bağırmaya başlar “Bu benim ayıbım değil, tıbbın ayıbı, kalp nakli ameliyatını bile yapıyorlar, futbol tekniğinin ameliyatı neden yapılmıyor”       

GÜNÜN SÖZÜ

 

            Böyledir bu dünya, sevdikleriniz, dostlarınız,

            Bir gün olur bir anıya dönüşür, kulak asmayın

            Doğru değil bu… Çünkü her acı haber bizden

            Çok şeyleri söküp götürüyor…

            Ve sevdiklerimiz peş peşe yitip gidiyor…

 

                                                              Ali HOŞFİKİRER