Seçim sandıklarına gidilecek güne  doğru takvim yaprakları bir bir eksiliyor, lakin siyasetin ve ülke gündeminin sıcaklığı, Adana’nın sarı sıcağını bile gölgede bırakacak kadar tırmanmaya devam ediyor. Başbakanın muhalefet liderlerine, CHP ve MHP’nin de hükümete yönelik sert salvoları günlere damgasını vururken, aradan sıyrılmaya çalışan diğer açıklamalar ise acılı gündemin sosu oluveriyor.

            Tartışmaların seyri o kadar inişli ve çıkışlı ki, sanal gerginlik her alanda, her gelişmede yaratılmaya çalışılıyor. Adana’dan konuya girizgah yapacak olursak, Cumartesi günü gerçekleşen “Vatan” Mitingi için MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi dinlemeye, görmeye gelen hemşerilerinin, alanda ki sayısı birkaç gündür su götürür cinsinden bir muhabbete teslim olmuş durumda.

            Kimileri 100 bin ve üzeri diye rakamsal bir değer biçerken kalabalığa, kimileri 10-15 bin aralığında olduğu iddiasıyla karşılık veriyor. Burada ki amaç gerçeği tespit etmek değil, birileri MHP’ye diğerleri ise hükümet kanadını manipüle etme çabasında. Uzun yıllar süren gazetecilik hayatımda onlarca siyasi lideri takip etmiş ve o meydanın kalabalığını bilenlerden biri olarak şunu söylemeliyim ki, her iki tarafta insanların algısını ve hizmet ettikleri düşüncenin ayarlarıyla oynamaya çalışıyor. Beklediğim kalabalığı gözlerim yakalayamadı cumartesi günü, belki sarı sıcak belki de günün tercihi konusunda bir aksama diyelim.

            Ne kalabalık mitingler, ne mahşeri topluluklara ev sahipliği yapmış olan “Uğur Mumcu Meydanı”, dolduran on binlerin paralelinde, sandıkta aynı verim alınamamıştır çoğunlukla. İnsanları manipüle etmenin bir faydası olmadığını, asıl teferruatın sandıkta ki oyların kalabalığı olduğunu, hem gazeteciler, hem siyaset çalışanları iyi bilir.

            Adana’da meydanın sıcaklığında uzaklaşıp, diğer şehirlere doğru baktığımızda bu hafta da oldukça hareketli günlerin Türkiye’yi beklediğini söylemek için kahin olmaya gerek yok. CHP lideri Kılıçdaroğlu  Antalya’da bu anlamda ilk mesajları verdi. Başbakana “Sen Suriye için terörist başısın” sözlerinin gölgesinde, Salı günü seçim barajıyla ilgili yeni yasa teklifi ve özel yetkili mahkemelerin kaldırılması için önergelerin verilecek olması ve Başbakanın tüm bunlara cevabı, üzerine MHP lideri Devlet Bahçeli’nin o nüktedan düşünceleri. Bir de Bülent Arınç’ın 10. Yıl Marşı için Manisa’da gösterdiği tepki…

            Gün geçmiyor ki, Tokyo Borsası gibi memleketin termometresinde değişiklik olmasın. Tüm bu yankıları bu hafta işiteceğiz parti liderlerinden, fakat bir konu var ki, çok konuşulmayacağa benziyor ! Çünkü hükümetin yandaş medyası bu ayrıntıyı, ne ekranlarına ne de sayfalarına taşıma cesareti gösteremez. Yeni tartışma konusu alkol yasağıyla ilgili yapılan bir anketi içeriyor. Başbakanı üzecek anket sonucuna göre 2 Milyon AKP’li alkol tüketiyormuş. Üstelik yapılan araştırmaya göre, ülke gençliğinin alkolle bir sorunu da yokmuş…

            Üstelik bu anketi, Başbakan Erdoğan’ın çoğu zaman çalışma masasında gördüğü ve ismini telaffuz ettiği bir araştırma şirketi olan KONDA yapmış. Saha çalışmasına göre ülke gençliğinin sadece yüzde 11’i düzenli olarak alkol tüketiyormuş, ve Avrupa ülkeleri genç nüfusuna göre bu oran ülkemizde çok düşük olup, söylendiği gibi tehlike arz etmiyormuş. Ülkemizde ki 75 milyon yurttaştan sadece 3 milyon 600 bini düzenli alkol tüketiyormuş.

            Ve asıl vurucu anket sonucu; Araştırmaya göre, AKP'ye oy veren 21 milyon seçmenin 2 milyonu içki de içen insanlardan oluşuyor. CHP'li seçmenin yüzde 50'si, BDP'li seçmenin yüzde 19'u, MHP'nin tabanının da yüzde 34'ü içki içiyor. Hem AKP’nin Hem de MHP’nin ciddi bir oranda alkol tüketen seçmeni var, üstelik bu rakamlara ankete katılmayanları da eklediğinizde, rakamların sıfırları artıyordur.

            Şimdi bu verilere başbakan kızacak ama insanların ne giydiği ve ne içtiğiyle uğraşana kadar, çocukların ve gençlerin zehirlendiğini önemsermiş gibi yapıp vicdanlardan nemalanmaya çalışana kadar, eğitim sisteminde ki çarpıklığı gidermenin, müfredat ve öğretmenlerin yetersizliğinden kurtulmanın, üniversite mezunu işsizlerin sayısını nasıl düşürülürün matematiğini yapmak için hareket etseler nasıl olur… Alkolle savaşın fakat bunu islami kazançlar için değil. Gerçekleri saklayarak değil. Memleketin asıl sorunlarını, insanının ve gençliğinin gerçek yaşam dertlerini çözüme kavuşturmak için komisyonları doldurun…Amaç sağlıklı ,düşünen ,çağdaş nesil yaratmak değil, amaç dindar nesil yaratmanın tohumlarını serpmek…Bunu yaparken de şehir gözetmeksizin, gündemi asal sayıları manipüle ederek, vatandaşın algılarıyla oynamaya devam edin !