Genel başkan ama değil, başbakan ama hiç değil,
Ahmet Davutoğlu'ndan bahsediyorum...
Onu şoför koltuğuna oturttular ülkenin,başbakan ehliyetiyle,
fakat bir kez daha anlaşıldı ki,
ülkenin direksiyonu sağda !
Belki de zahmet olmasın,yorulmasın, kontrolsüz kullanmasın
diye direksiyon başka yerde...
Zaten dünya da biliyor ya ülkeyi kimin yönettiğini,
genel merkezin çay ocağını kimin işleteceğinin ismini
bile Cumhurbaşkanı yazıyor...
Kendi kongresini demokratik bir şekilde yapamayan
bir partinin ülkeyi yönetmesini beklemek,
bizim insanımızın kabul edeceği bir oluşumdur.
Demokrat olmayan, diktatörlüğe sayın diyerek geçen
Türkiye'de son yıllarda siyasi kölelikte eklendi!
AKP'nin 5.Olağan Kongresi yapıldı, ve Merkez Yürütme Kuruluna
Cumhurbaşkanının gönderdiği 50 kişilik liste seçildi.
Erdoğan'ın damadı,danışmanları,kabilesi listede,
Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun milletvekili yaptığı
veya ona yakın olan hiçbir isim MYK’ya girmedi.
Bir partinin genel başkanı olacaksın,
partinin 50 kişilik MYK'sına (Merkez Yürütme Kurulu)
bir tane isim veremeyeceksin,
tamamını Cumhurbaşkanı belirleyip listeyi genel kurula gönderecek.
Parti delegeleri bunu onaylayıp salondan çıkacak,
sende delegelerin boş koltuklarına teşekkür konuşması yapacaksın.
Sonra da çıkıp meydanlarda ben bu ülkenin
başbakanıyım diye kafan dik dolaşacaksın öyle mi?
Miting alanlarına Davutoğlu'ndan daha çok çıkan,
meydanlarda başbakan yerine oy isteyen,
hem muhtar,hem Genelkurmay Başkanı,hem bakan,
Mit Müsteşarı,Özelleştirme İdaresi Başkanı,
Emniyet Genel Müdürü,Diyanet İşleri Başkanı,
kısacası MFÖ' nün o şarkısında olduğu gibi ALİ DESİDERO !!!
Her şey o !
Tabi ki de başbakanda, MYK'da, direksiyonda onda olacak...
Kongreye bakınca AKP'nin bitmiş olduğu gözüküyor.
Lakin bir kez daha tekrarlamakta fayda var,
1 Kasım akşamı AKP, 8. partide olsa,
bırakıp gitmeyecekler,pardon gidemez,gitmeyecek...
Acı gerçek şu ki, AKP'de tek bir renk var,
o da Erdoğan ne renkse,
AKP o renk. Başka renk yok.
Gül kurusu, Fırat yeşili daha bir sürü renk yok.
Sosyal medyada okuyanı gülümseten bir paylaşımı hatırlatmak istiyorum,
zira Cumhurbaşkanının Türkiye'ye bakışıdır bu.
Recep Tayyip Erdoğan her partiye eşit mesafede;
ister AKP olsun,
ister Ak parti,
ister Adalet ve Kalkınma Partisi
isterse de Akepe,farketmez...