Uzatmaya, evirip çevirmeye gerek yok. Ülkemiz deprem kuşağında yer alıyor. Adana da ciddi risk taşıyan illerin başında geliyor. Van'da deprem kavram ve kargaşasının neredeyse tümüne yanıt veren büyük acılar yaşandı. 7.2'lik depremde yıkılmayan bazı binalar 5.2 şiddetindeki depremde yerle bir oldu. İlk depremde içten darbe alan binaların yorgunluğa daha fazla dayanamayışı gözler önüne serildi. Görevleri uğruna iki gazeteci arkadaşımız da bu yorgun binaların enkazı altında kalarak hayatını kaybetti.
***
Jeofizik Mühendisleri Odası Adana Şube Başkanı Melih Baki'nin çağrılarına, uyarılarına kulak verilmeli artık. En azından bundan sonrası için mevzuata uygun binalar yapılmalı.
Mantığa bakar mısınız? Yaşanan onca acıya, trajediye rağmen bu memlekette bazı ilçe belediyeleri "Büyükşehir Belediyesi İmar Mevzuatı" ve Bakanlığın "Tip İmar Yönetmeliği"ne aykırı davranabiliyor. Depremlerde binlerce insan hayatını kaybediyor, "Sıra bize gelecek, bundan kaçış yok, yönetmelikleri uygulayın" uyarısında bulunan Melih Baki'ye "Uygulamıyoruz, isterseniz gidin savcılığa şikayette bulunun" diyen bazı yöneticiler boy gösteriyor.
***
Hangi devirde yaşıyoruz. Van depremleri, önümüzde, arkamızda, sağımızda, solumuzda, günün her saatinde tüm çıplaklığıyla dururken ve çocuklarımız çadırda yanarak ölürken bu vurdumduymaz tavırlara 'DUR' diyecek kimse yok mu? Kardeşim görüyorsunuz işte! Deprem öldürmüyor, binalar öldürüyor. Bunu daha kaç defa tekrarlayacağız. Şimdiye kadar olan olmuş, önünü alamamışız. Deprem anında ve sonrasında da ne yapacağımızı bilemez haldeyiz. En azından yeni binalar yapılırken yönetmeliklere uygun davranın.
Japonya'yı gördünüz. 9 şiddetindeki depremde binalar dimdik ayakta durdu. Tsunami olmasa can kayıpları bir elin parmaklarını geçmeyecekti. Hatay'da tehlike çanlarından yükselen ses arttıkça arttı. Adana için felaket kapıda duruyor. Japonya'daki gibi 9 değil 6 şiddetindeki depremde kentin tanınmaz hale geleceği söyleniyor.
***
Hafta sonu Kanal A'da Murat Berhun'la hazırlayıp sunduğumuz 'Satır Arası' programına konuk ettiğimiz Melih Baki, ekliyor: "Adana'da her an deprem olabilir. Adana'da önceden yapılan hiçbir bina zemininde deprem risk analizi yapılmamış, dolayısıyla felaketin altından kalkamayız. Buna zemin hazırlayan ve önlem almayan müteahhit ya da yöneticiler cinayetle yargılanmalıdır" diyor. Eeee, geriye ne kaldı. Daha ne söylesin, ne desin. Deprem gerçeği savcılığa şikayetle felan kapanacak bir mevzu değil.
Herkes kendine çeki düzen versin artık!...
Depremsiz günler diliyorum...