23 Mart 2023 tarihinde tarım ve ormanla ilgili yasal düzenlemeleri içeren torba kanun teklifinin Meclis'te kabul edilmesinin ardından uygulamaya ilişkin görüşe açılan yönetmeliği eleştiren Ayhan Barut, "Tarımsal üretimin planlanması, gıda güvencesi ve güvenliğinin temin edilmesi, verimliliğin artırılması, çevrenin korunması ve sürdürülebilirliğin tesis edilmesi gibi gerekçelerle hazırlanan yönetmelik, Mart ayında Meclis'e sunulan yasal düzenlemeler sırasında dile getirdiğimiz itirazlarda ne kadar haklı olduğumuzu, endişelerin hala giderilemediğini net biçimde gösteriyor" diye konuştu.

"YENİDEN ELE ALINSIN"

Tarımsal üretim izni, sözleşmeli üretim, ceza, yasak ve desteklerle ilgili atılacak adımlara dair yönetmelik ve yasal düzenlemenin eksiklerine dikkat çeken Ayhan Barut, "Şimdi oda ve birliklerin görüşüne sunulan bu yasal düzenlemeyle alakalı yönetmelik kabul edilemez içeriklerle doludur. Anayasa ve yasalarla güvence altına alınan hususların yasal düzenleme sırasında dile getirdiğimiz göbi yönetmelikle çözülmeye çalışılması dahi garabetin boyutunu göstermektedir. Biz bu yönetmeliğe dayanak olan yasal düzenlemeler sırasında haklı endişelerimizi dile getirmiş, itirazlarımızı yapmıştık. Şimdi bir kez daha sesimizi yükseltiyor, bu yönetmeliğin ve yasal değişikliklerin yeniden düzenlenmesini istiyoruz" şeklinde konuştu.

"YANGINDAN MAL MI KAÇIRIYORSUNUZ"

Oda ve birliklerin, üniversite ve mesleki kuruluşların görüşüne sunulan yönetmelikle ilgili olumlu-olumsuz dönüşlerin 7 Temmuz tarihine dek istendiğini anımsatan Barut, "Ne oluyor, yangından mal mı kaçırıyorsunuz. Elle tutulur hiçbir tarafı olmayan, asla kabul edemeyeceğimiz bu yönetmelikle ilgili süre kısıtlaması ne anlama geliyor. Zaten bayram geldi, tatil oldukça uzun. Neden görüş için süre kısıtlamasını oldukça dar tutuyorsunuz. Yangından mal kaçırır gibi hareket edilmesini de yanlışın başka bir yönüdür" açıklamasında bulundu.

"REVİZE EDİLSİN, YENİ SORUNLAR ORTAYA ÇIKMASIN"

Torba kanunla yapılan yasal düzenlemeleri ve şimdi görüşe sunulan yönetmelik taslağıyla ilgili eleştirilerini sıralayan Ayhan Barut şunları kaydetti:

"Tarımda dünya kadar sorun var, çözüm bekleyen sayısız problem var. Bunlar ise çözüm üretmek, çare bulmak yerine derdimize dert ekliyor, sorunları arttırıp derinleştiriyor. Çiftçiyi, çiftçi örgütlerini, ziraat odalarını, Ziraat Mühendisleri Odasını, üniversitelerimizi dinlemediler, yasal düzenleme sırasında itirazlarımızı dikkate almadılar, şimdi yanlışı daha da büyütüyorlar. Yasal düzenleme ile ele alınan, şimdi yönetmelikle şekillendirilmek istenen üretim planlaması, planlı üretim için izin alma, sözleşmeli üretim, cezalar ve yasaklar gibi düzenlemeler çok sorunlu hususlar. Anayasa ve yasalarca güvence altına alan hakları başka bir yasa ve ona dayalı yönetmelikle çiğneyemezsiniz. Tarımsal üretimde planlama önemli ve yararlıdır ama çiftçinin ne ekeceğine bürokratlar karar veremez. Planlama teşvik edici olursa, caydırıcı önlemler, teşvikler ve kısıtlamalarla akıllıca yapılabilir ancak. Planlama aşağıdan yukarıya doğru yapılmalıdır. Çiftçi, bazen zorunlu hallere göre hareket ediyor. Mesela iklim koşullarından dolayı başka bir ürün ekmeye mecbur kalırsa ceza verilecek bu durumda. Bu kabul edilebilir mi? Bahçelerde ekili ağaçlara ilişkin mesela verim ve kaliteye göre değişiklik yapmak isteyen çiftçi bürokratların kararını ve izninini neden almak zorunda bırakılıyor? Asla dayatma kabul edilemez. Bölgesel ve iklimsel şartlara göre bile değişiklikler gösteren tarımda en iyi kararlar, o toprakları ekip biçen çiftçilerle birlikte alınmalıdır. Zaten dünya kadar sorunla uğraşan, maliyet yükü altında ezilirken ürünü para etmeyen, yeterince desteklenmeye çiftçiyle uğraşmaktan vazgeçilmelidir. Çiftçiye ve tarımsal üretime destek versinler. Bu nedenle derhal bu yönetmeliği ve buna dayanak olan yasal düzenlemeyi revize etmek zorundayız. Gelin yanlışta ısrar edilmesin, ülke tarımı ve çiftçisi için yeni sorunlara neden olunmasın. Herkesi rahatlatacak bir adım atılsın, yasa ve yönetmelik gerçeklere uygun biçimde revize edilsin."