.

Adana’da 2018 yılında gerçekleştirilen Genel seçimde Hüseyin Sözlü Büyükşehir Belediye Başkanıydı. Zeydan Karalar Seyhan, Mahmut Çelikcan Yüreğir, Bilal Uludağ Sarıçam ve Soner Çetin Çukurova Belediye Başkanıydı.

Merkez Belediyeler bu şekildeydi.

2018 yılı Oylar Şu şekildeydi.

  • Cumhur İttifakı: %46,33 ve 609 Bin 633 ile 7 Milletvekili
  • Millet ittifakı : % 39,41 ve 518 bin 638 ile 6 Milletvekili 
  • HDP % 13,46 ve 177 Bin 162 ile 2 Milletvekili Kazanmıştı.

2023 yılında ise Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar, Yüreğir Belediye Başkanı Fatih Mehmet Kocaispir, Seyhan Belediye Başkanı Akif Kemal Akay, Sarıçam Belediye Başkanı Bilal Uludağ ve Çukurova Belediye Başkanı ise Soner Çetin’di.

Mevcut Başkanlarla gidilen 2023 Sonuçları Şöyle:

  • Cumhur ittifakı : %44,00 ve 634 Bin 533 ile 7 Milletvekili
  • Millet İttifakı ise : %39,00 ve 560 Bin 391 oy ile 7 Milletvekili
  • Emek ve Özgürlük Partisi: % 12 ve 171 Bin 220 oy ile 1 Milletvekili Çıkardı.

Millet ittifakı genişlemişti ama değişen tek şey Başını Yeşil Sol partisinin çektiği Emek ve Özgürlük İttifakının benzer oy almasına karşın 1 vekil çıkarmasıydı. Bu da HDP (YSP)’ye CHP’den verilen ödünç oylarının geri dönmesi gibi bazı nedenlerle gerçekleşmesiydi.

Temelde ilk kez oy kullanan gençlerin de eklenmesine rağmen bir şey değişmemişti.

O zaman Şunu söyleyebiliriz

Adana’daki Tüm Yerel yöneticiler, daha önceki seçimlerde olduğu gibi fark yaratamadılar. Çalıştılar ama beklenen katkıyı koyamadılar?

Peki Neden Çalışıp da kazanamadılar?

Aslında çok ama çok basit bir cevabı var.

“İşin uzmanlarıyla istişareden uzak kararlar almak.”

İletişim Bilimini yok sayıp, bilimden, deneyimlerden, denenmişlerden, faydalanmadan “Ben siyaseti Bilirim” Anlayışıyla tercihler ve yönlendirmeler çok çalışılmasına rağmen kazandırmadı.

Siz sokaklara algıyı yönetecek afiş yerine “İmaj “ afişler asarsanız, siz hala sadece basılı gazetelere, radyolara, TV'lere verdiğiniz imaj reklamlarla seçimi kazanacağınızı zannediyorsanız büyük ihtmalle yanılacaksınız.

Sanal Veriler Sizi Yanıltmamalı

Siz sosyal medyadan verdiğiniz sponsorlu reklamlarla “Şu kadar kişiye erişildi” söylemine inanıp seviniyorsanız sonuca gidemeyeceğinizi de anlamanız zaten çok zor olacaktır.

Gerçek iletişimciler, gerçek gazetecilerle çalışmadıktan, algıyı yönetebilecek ve yaptıklarınızı veya fikirlerinizi anlatacak mecrayı doğru seçemedikten sonra başarı imkânsızdır.

Vatandaşa direk ulaşan emek verilerek geniş kitlelere ulaşan internet gazetelerini yok sayarak kendinizi anlatabilmenizin imkânı yoktur. Artık Okur - Kullanıcı oldu. Yorum yapıyor, eleştiriyor, tepki koyuyor. Habere itirazını veya kabulünü yapıyor. Adana'da İnternet Gazeteciliğinin "Amiral Gemisi" Adanahabermerkezi.com hergün binlerce, onbinlerce kullanıcıya; bilgisayar dışında yaklaşık yüzde 50 oranında mobilden yani cep telefonu veya tabletten ulaşıyor. Emek verilen, okunan internet gazeteleri var. Bunları doğru tespit edip vatandaşa ulaşmak gerekiyor. Ancak gerçekten okunan veya okumayan internet gazeteleri de belirlenmeli. 

Bunu iletişimciler ve gerçek gazeteciler belli yöntemlerle çok rahat öğrenir. Google Analitics veya Yandex Metrica ile site verileri hemen hemen net olarak ortaya çıkar.

Medya Mecralarında Nitelik ve Nicelik Aranmalı

Seçim öncesi son canlı yayında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın TRT Dâhil 20’yi aşkın kanalda ortak yayın yaparken Kılıçdaroğlu aynı gün sadece Fox TV’de olması algı yönetiminin bir parçasıydı. Halk TV, Tele1, KRT, Sözcü TV gibi muhalif kanallar var. Ancak AK Parti’ye AKP dedikleri an Ak partililer o kanalı izlemiyor. AK Partililer, "AKP" söylemini hakaret sayıyorlar. AKP kısaltması çok kullanıldığı için bu kanalları sadece CHP’ye yakın insanlar izliyor.  FOX TV AK Parti demenin yanında Erdoğan için “Başkan Erdoğan” lafını bile söylemlerinde kullanıyor. Ak Partililerin hoşuna giden bu kelimenin ardından o kanalı izliyorlar. Ancak en sert eleştiriyi de FOX yapıyor. Bu eleştirileri de AK Partililer izliyor. Nereden biliyoruz, Final Canlı yayında Fox TV'ye çıkan Kılıçdaroğlu Retinglerde ilk 5 içindeydi. Erdoğan'ın katıldığı 24 Televizyonun ortak yayınında hiçbir kanal retinglerde ilk 10 içinde değildi.  Yani her kesime hitap eden TV kanalı eleştirse de izleniyor.

Ama maalesef CHP medya mecralarında AK Parti dendi mi, eleştiri yaptınız mı düşman oluyorsunuz.

Hâlbuki her siyasi görüşe ulaşabilen medya mecraları daha etkilidir.

Sizin Yankı Odanızın Notu Kaç?

Vatandaş da Gazeteci de olsanız, sadece sizle aynı görüşü paylaşan Televizyonları izler, Sosyal Medya mecralarında birbirinizi takip eder, diğer görüştekileri takip etmeyi bırakıp sizinle aynı dünyada yaşayanlarla iletişim kurarsanız; O zaman siz sadece İletişimde kuram olarak yer alan “Yankı Odası”nda yaşıyorsunuz demektir. 

O nedenle, Halk TV'de yer alan haberde "Kurban Bayramında Emekiye 15 Bin TL İkramiye" veya A Haberde yer alan haberdeki  "Türkiye'yi Dünya Kıskanıyor" Söylemlerini iki farklı görüş farklı olarak algılıyor. 

Halk TV'de yer alan haberde "Kurban Bayramında Emekiye 15 Bin TL İkramiye" söylemine A Haber izleyenler asla inanmıyor. Çünkü o söylemi, kendi yankı odalarında hergün her saniye duydukları dile getirdikleri fikrin tam zıddı bir söylem olarak görüyor.  A Haberde yer alan haberdeki  "Türkiye'yi Dünya Kıskanıyor" Söylemini de Halk TV izleyenlar kabullenmiyor. Çünkü onlar da söylemi hergün kendi yankı odalarında, duydukları, dile getirdikleri söylemin zıddı olduğunu düşünüyor. Doğru bir söylem olup olmamasının da önemi yok.

Çünkü iki farklı görüş kendi "Yankı Odası"ndalar.

Kendilerinin sürekli duydukları söylem dışındaki her söylem doğru olsa bile "bir nedenle" söylendiğine inanıyor karşı görüştekiler 

Adana için söylemek gerekirse, Medyamızın ve toplumun ciddi bölümünün yaşadığı işte bu “Yankı Odası”dır. Sizinle aynı şeyi düşünen, söyleyen, sizin gibi başkalarını eleştirenler aynı yerdedir. Aynı sesleri dile getirir, aynı şeyi bağırır başkalarının söylemlerinin asla etkili olmadığını düşünür.

Lütfen sosyal medyanıza bakınız, sizinle aynı görüşte olan ile aynı görüşte olmayanların sayısı birbirine yakın mı? Yoksa 1/5, 1/4 oranında mı?

Samimiyetle yankı odanızın notunu ortaya çıkarın

Aslında yapılması gereken çok basit bir şey var.

Farklı görüşteki tüm vatandaşa ulaşabilecek medya mecrasını doğru kullanmak.

Sonra 

Afiş ve reklam mecraları imajdan çok algıyı yönetmeye yönelik olmalı. Yerel yöneticiler ve Milletvekilleri, konuşarak değil, ellerinde fotoğraflarla seçmene düşüncesini aktarmalı. Örnek olarak AK Parti "CHP PKK İşbirliğinde" iddiasını öne sürüyorsa, CHP'liler de afişler, ilanlar ellerinde "AK Parti-HDP" görüşmelerini içeren fotoğraflarla birlikte bu iddianın doğru olmadığını anlatmalı. Çünkü İnsanlar hem duydukları ve hem gördüklerine daha çok inanır. 

Bunun gibi iletişim tekniklerini bilimin ışığında kullanmak gerekmektedir. 

Adana'da da yerel yönetimler ve Milletvekilleri medya anlamında "Ben Bilirim" anlayışından vazgeçip gerçekten okura ulaşan algıyı yönetebileceği alternatif yeni nesil medyayı bilimsel olarak okunurluluk, ulaşabilirlilik ve okurun güvenini kazanmış medya mecralarıyla profesyonelce çalışmalıdır.

Sosyal medyaya sponsorlu ilan verirek algı yönetilemez.  

İletişimi bilimsel ve akılcı yapmadıktan sonra seçimleri kazanmak çok zor olacak.

Sonucu Belirleyevek olgu ise Cumhurbaşkanı Adaylarının, Yerel Yöneticilerin ve Milletvekilllerinin tercihi belirleyecek.

Ya “Ben Bilirim”

Ya da Bilim…