17 Ağustos 1999’da saat 03.02 sıralarında 7,4 şiddetinde başlayıp 45
saniye süren, ardında büyük yıkım ve felaket bırakan Marmara Depremi’nin
21. yılında ne yaşanan depremi ne de depremde hayatını kaybedenleri
unutmadıklarını belirtti.

17 Ağustos Marmara Depremi’nin yıl dönümünde, bir kez daha derin hüznü
ve acıyı yüreğinde yaşadığını belirten Baro Başkanı Av. Veli Küçük,
açıklamasında; “ Ülkemizi derin bir üzüntüye boğan, Merkez üssü
Kocaeli'nin Gölcük ilçesi olan, 17 Ağustos 1999 tarihinde sabaha karşı
saat 03.02'de meydana gelen 7.4 büyüklüğündeki depremde resmi raporlara
göre 17 bin 480 kişi hayatını kaybederken, 500 binin üzerinde
vatandaşımızın evsiz kalmış, 23 bin 781 yurttaşımız yaralanmış ve 505
kişi de sakat kalmıştır.


285 bin 211 konut, 42 bin 902 işyeri hasar görmüştür. Yapım hatalarından
çöken binaların müteahhitlerine 2100 dava açılmıştır. Bunlardan bin 800
ü hukuki boşluklar nedeniyle sonuçsuz kalmıştır. 300 davanın ise
110'unda mahkumiyet kararı verilmişse de cezalar ertelenmiştir. Geriye
kalan davalar ise 16 Şubat 2007'de 7,5 yıllık zamanaşımı süresi
dolduğundan düşme kararları verilmiştir.

Türkiye deprem gerçeğiyle yaşayan bir ülkedir. Ucuz maliyet, çarpık
kentleşme ve denetim-gözetim sorumluluklarının yeterince yerine
getirilmemesi sonucunda insanlarımız ölmektedir.

Ceza Yasasında kaçak inşaat yapan ve buna göz yumanlara dair verilecek
olan cezaların daha da arttırılması gerekmektedir. Birey-yurttaşın en
temel hakkı, yaşam hakkıdır. Sosyal devlet anlayışı gereğince, bireyin
maddi ve manevi gelişimini sağlayan, insan haysiyet ve onuruna yaraşır
bir düzeyde yaşamını devam ettirebilmesi için asgari koşulların
hazırlanması ve yurttaşlarımızın daha da bilinçlendirilerek göz göre
göre ölüme sürüklenmemeleri gerekir. Yetki ve sorumluluk sahibi
olanlardan, 21. Yılında bu büyük acıdan ders almalıdır.

‘Deprem öldürmez, ihmal öldürür' gerçeğini asla unutmamalıyız.
Canımızın, malımızın ve binalarımızın güvenliği için plansız ve kaçak
yapılaşmadan kaçınmalı, deprem yönetmeliğine uygun hareket etmeliyiz.
Çünkü deprem değil, alınmayan önlemler büyük acılar yaşatır.

Bu duygu ve düşüncelerle 17 Ağustos 1999 depreminde hayatını kaybeden
tüm yurttaşlarımı rahmetle anıyor, böyle bir felaketin bir daha
yaşanmamasını, depremde yakınlarını kaybeden yurttaşlarımıza ve
ulusumuza bir kez daha başsağlığı diliyorum." İfadelerine yer verdi.