Tatar, tüm dünyada “Madenciler Günü” olarak kutlanan bu anlamlı günde Maden ocaklarında her yıl yaşanan ve artarak devam eden "kaza"ların olduğu ülkemizde, madencilik ve iş güvenliği 
politikaları sonucu iş cinayetine dönüşen ve ardı ardına gelen ölümlerle 
kutlanacak bir gün olmaktan çıkarıldığını söyledi.
Dr. Mehmet TATAR açıklamasında; şu görüşlere yer verdi;
Ölümün madencinin kaderi haline getirildiği, 301 kişinin Soma'da ve kısa bir süre sonra da Ermenek'te 18 madencinin öldüğü; duyarsızlık, umarsızlık, çözümsüzlüğün hüküm sürdüğü bir ülkede “Madenciler Günü”nü kutlamak mümkün mü?
Şırnak'ta, Amasra’da, Zonguldak'ta  kaçak kömür ocaklarında gizlenen 
ölümlerin “değerlendirilmeye bile” alınmadığı, istatistiklerde bile 
kendine yer bulamadığı bir ülkede “Madenciler Günü” kutlanabilir mi?
Afşin-Elbistan'da 2011 Şubatından bu yana toprağın altında bırakılan 9 
madencinin olduğu bir ülkede “Dünya Madenciler Günü” kutlanabilir mi!
Maden kazaları sonucu yaşanan ölümlerde, dünyada ilk sıralarda yer alan; 
Zonguldak, Yeniçeltek,  Kozlu, Sorgun, Armutçuk, Karadon, Soma, Şırnak 
ve Ermenek isimlerinin madenci ölümleriyle hatırlandığı bir ülkede 
“Madenciler Günü” kutlanabilir mi!
Kredi borçları ile madenlere sürülen, bir telefon mesajı ile işten 
atılan, dayıbaşı, özelleştirme ve taşeronlaştırma ile kölelik 
koşullarında çalıştırılan madencilerin ülkesinde  “Dünya Madenciler 
Günü” kutlanabilir mi!
“Dünya Madenciler Günü"nü ölümlerle anmayarak, kutlanacak bir güne 
dönüştüreceğimize olan inancımızla, maden kazalarında yaşamını yitiren 
maden emekçilerini saygıyla anıyor, yaşanası güzel bir ülkede ölümlerden 
uzak bir iş hayatı dileğiyle tüm maden emekçilerinin 4 Aralık Dünya 
Madenciler Günü'nü kutluyoruz.